Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2007/17169 Esas 2007/17927 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/17169
Karar No: 2007/17927

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2007/17169 Esas 2007/17927 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kozan 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi tarafından verilen ve temyiz edilen bir dava kararı incelenmiştir. Kararda, hüküm altına alınan altın ve çeyrek altınların değerleri ayrı ayrı gösterilmemiştir ve gerekçeli karar da kısa karara uygun düzenlenmemiştir. Bu nedenle, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388/5. maddesi gereği, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve hakların açık ve tereddüt uyandırmayacak şekilde sıra numarası altında gösterilmesi ve gerekçeli kararın da kısa karara uygun düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Dava dilekçesi veya bilirkişi raporu gibi belgelere atıf yapılarak hüküm kurulamayacağı da vurgulanmıştır. Sonuç olarak, temyiz edilen hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388/5. maddesi
- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 381/2. maddesi
2. Hukuk Dairesi         2007/17169 E.  ,  2007/17927 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kozan 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :13.03.2007
    NUMARASI :Esas no:2006/263 Karar no:2007/74

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Hükmedilen 278 gr altın ile 28 adet çeyrek altının değerleri ayrı ayrı gösterilmemiştir.
    #Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388/5. maddesi, hükmün sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer, açık , şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. Gerekçeli kararın da kısa karara uygun düzenlenmesi zorunludur. (HUMK. m. 381/2).
    Dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde * hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre de diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.27.12.2007 per.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.