Müteselsilen ihtilasen zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/11687 Esas 2018/8399 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11687
Karar No: 2018/8399
Karar Tarihi: 01.11.2018

Müteselsilen ihtilasen zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/11687 Esas 2018/8399 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, müteselsilen ihtilasen zimmet suçundan sanığın zincirleme nitelikli zimmet suçundan mahkum edildiğini ve bu suç hükmünün daha önce kesinleştirildiğini belirtmiştir. Ancak, sanığın geçmişte işlediği başka zimmet suçlarından da cezalandırılması talep edilmiştir ve dosyanın eksik araştırma sonucu hüküm kurulduğu fark edilmiştir. Ayrıca, sanığın duruşma tutanaklarına yansımış olumsuz bir hali bulunmayan geçmişi ve sosyal ilişkileri gözetilerek hakkında takdiri indirim uygulanması gerektiği ve cezalarda TCK'nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılırken hesap hatası yapıldığı belirtilmiştir. Son olarak, kararda geçen kanun maddeleri 5237 sayılı TCK'nın 61/5. maddesi, 247/1-2, 249, 43/1, 248/1 ve 62/1. maddeleri, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK\"nın 326/son maddesi ve Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı iptal kararındaki TCK'nın 53. maddesiyle ilgilidir.
5. Ceza Dairesi         2015/11687 E.  ,  2018/8399 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Müteselsilen ihtilasen zimmet
    HÜKÜM : Zincirleme nitelikli zimmet suçundan mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    3628 sayılı Yasanın 17 ve 18. maddeleri uyarınca davanın mahkemece Hazineye ve İçişleri Bakanlığına ihbarı mümkün görülmüştür.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulamada; sanık ... hakkında 05/09/2002 tarihinde düzenlenen iddianameye istinaden Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 06/02/2008 gün, 2007/7 Esas, 2008/31 sayılı Kararı ile 1998-2000 tarihleri arasında işlemiş olduğu zincirleme nitelikli zimmet suçundan verilen mahkumiyet hükmünün Dairemizin 11/06/2012 gün, 2008/14760 Esas, 2012/6548 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmasına karar verilerek kesinleştiği, temyize konu bu dosya kapsamında ise 29/11/2002 tarihinde düzenlenen iddianame ile sanığın 07/01/1997 ve 29/12/1998 tarihlerinde işlediği iddia olunan zimmet suçlarından cezalandırılmasının talep edildiği anlaşılmakla, bahse konu dosyanın aslının veya onaylı örneğinin bu dosya arasına konularak birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre hukuki kesinti, zincirleme suç ve mahsup hükümleri de nazara alınmak suretiyle hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Sanık ... hakkında hükmolunacak cezanın belirlenmesi sırasında 5237 sayılı TCK"nın 61/5. maddesi gereğince sırasıyla anılan Kanunun 247/1-2, 249, 43/1, 248/1 ve 62/1. maddeleri doğrultusunda uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,..


    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28/04/1987 tarihli ve 13/274 sayılı Kararı ve buna uyum gösteren Yargıtay Ceza Daireleri kararlarına göre, geçmişte sabıkası ve duruşma tutanaklarına yansımış olumsuz bir hali bulunmayan, geçmişi ve sosyal ilişkileri gözetilerek hakkında TCK"nın 62. maddesi gereğince takdiri indirim uygulanan sanık ... hakkında tayin olunan hürriyeti bağlayıcı cezanın ertelenmesi ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğinin karar yerinde değerlendirilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
    Sanıklara verilen cezalarda TCK"nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılması sırasında 8 yıl 16 ay 15"er gün yerine hesap hatası sonucu 9 yıl 4 ay 15"er gün hapis cezasına hükmolunması,
    14/06/2012 günlü sanıklar aleyhine temyiz bulunmayan hükümlerin Dairemizin 29/12/2014 günlü ilamıyla, kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla, bozulmasına karar verilmesi karşısında; bozulan hükümlerde sanıkların sadece "memuriyetten yasaklanmalarına" karar verildiği halde, bu kez 5237 sayılı TCK"nın 53/1-a madde ve fıkrasındaki tüm hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmalarına karar verilerek 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesine muhalefet edilmesi,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı iptal Kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, katılan vekili ile sanıklar müdafilerin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 01/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    .

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.