23. Ceza Dairesi 2015/9399 E. , 2016/8791 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1) Sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f-son, 52/2, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 7.666,00 TL adli para cezası ile, 5237 sayılı TCK"nın 204/1, 62 ve 53 maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile;
2) Sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f-son, 52/2, 43/1, 53 ve 62 maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 7.666 TL adli para cezası ile cezalandırılması,...Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/399 esas, 2011/259 sayılı kesinleşmiş hükmündeki 2 yıl 6 ay cezanın mahsubu ile 7 ay 15 gün hapis ve 7.666 TL adli para cezası ile, 5237 sayılı TCK"nın 204/1, 43/1, 53 ve 62 maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/399 esas, 2011/259 sayılı kesinleşmiş hükmündeki 1 yıl 8 ay hapis cezasının mahsubu ile 5 ay hapis cezası ile mahkumiyetine
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tuhafiye işi ile uğraşan ve karı koca olan sanıkların, suç tarihinde katılandan aldıkları tekstil malzemesi karşılığında tamamen sahte olarak oluşturulmuş suça konu... Şubesi"ne ait 30/07/2006 keşide tarihli ve 4.600,00 TL bedelli çeki verdikleri, katılan tarafından suça konu çekin bankaya ibrazında çekin sahte olarak üretildiğini öğrendiği ve sanıklara bir daha ulaşamadığı, sanıkların bu surette iştirak halinde hareket ederek resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda;
1) Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelemesinde,
Suça konu çekin ön yüzünde bulunan rakam ve yazıların sanık ..., arka yüzünde bulunan ciranta imzasının ise sanık ... eli ürünü olduğuna dair alınan krimnal rapor ve sanıkların suça konu çeki aldıklarını iddia ettiği kişi hakkında,
kimlik ve adres bilgilerini tespite yarar her hangi bir somut bilgi verememeleri, ayrıca yine bu çekleri yapmış oldukları hangi hukuki ilişki çerçevesinde aldıklarına ilişkin her hangi bir fatura veya belge ibraz edememeleri karşısında, sanıkların iştirak halinde hareket ederek, aldıkları tekstil malzemesi karşılığında suça konu çeki katılana vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediklerine, sanık ..."nın daha önceki tarihte başka sahte çekler kullanarak aynı katılandan tekstil malzemesi aldığı, bu eylemleri nedeni ile sanık ... hakkında...Ağır Ceza Mahkemesi"nde yapılan yargılama neticesinde 28.07.2011 tarih ve 2010/399 Esas, 2011/259 Karar sayılı ilamı ile sanığın resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın daha önceki tarihte kesinleştiği, dolayısıyla sanık ..."anın bu dosya kapsamındaki eylemlerinin katılana yönelik zincirleme suç kapsamında kalan eylemler olduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2)Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelemesinde,
Sanık ... hakkında yargılamaya konu eylemi nedeni ile sadece hapis cezası açısından zincirleme suç hükümlerinin uygulanması, adli para cezası açısından zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından, her iki sanık açısından da TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1) 5237 Sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya
çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle fazla ceza tayini,
2) Sanık ... hakkında TCK"nın 62. maddesinin uygulaması sırasında, nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen adli para cezası üzerinden her hangi bir indirim yapıldığı belirtilmemesine rağmen, sonuç ceza kısmında indirim yapılmış halde yazılarak hükümde karışıklığa neden olunması
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından sanıklar hakkında adli para cezasına mahkumiyete ilişkin uygulamaların çıkartılarak yerine, “Sanıkların, ayrı ayrı 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f, son maddesi gereğince 460 gün adli para cezası ile cezalandırılmalarına, aynı Kanun"un 62. maddesi gereğince cezalarından 1/6 oranında indirim yapılarak 383 gün adli para cezası ile cezalandırılmalarına, aynı Kanun"un 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20.00 TL"den hesap edilmek üzere sonuç olarak 7.660"şer TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına” ifadeleri eklenme suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/10/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.