Esas No: 2018/2759
Karar No: 2021/4814
Karar Tarihi: 15.11.2021
Danıştay 7. Daire 2018/2759 Esas 2021/4814 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2759
Karar No : 2021/4814
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Bakanlığı adına ... Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLLERİ : Av. ... Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: ... Boğaziçi Giyim Sanayicileri Dış Ticaret Anonim Şirketi'nin ... tarih ... sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında işlem gören ... tarihli ... ve ... sayılı beyannamelerden kaynaklanan amme alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla, olayda, öncelikle asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun şekilde şirkete tebliğinin sağlanıp sağlanmadığının tespitinin gerektiği, ... tarih ve ... sayılı ödeme emri içeriğini oluşturan para cezası kararlarının tebliğ edilmeye çalışıldığı adresin, şirketin Ticaret Sicili Gazetesi'ne göre bilinen en son adresi olmadığının anlaşıldığı, para cezası kararlarının bilinen adrese gidilmeksizin, ilanen tebliğ yoluna gidilerek, kesinleştiğinden bahisle anılan ödeme emrinin düzenlendiği ve ilanen tebliğ edildiği; ... tarihli ve ... sayılı ödeme emrine ilişkin olarak ise, içeriğini oluşturan para cezası ve vergilerin, anılan şirketin bilinen adresine tebligata çıkarılmaksızın Tebligat Kanunu'na göre ilanen tebliğ yoluna gidildiği, borçlu şirket adına düzenlenen her iki ödeme emrinin; Tebligat Kanunu'nda hükmi şahıslara yapılacak tebligatlara ilişkin usul izlenmeksizin gerçek kişilere yapılamayan tebligatlara dair usul izlenerek ilanen tebliğ yoluna gidildiği, dolayısıyla ödeme emirlerinin asıl borçlu şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği anlaşıldığından, amme alacağının kesinleştiğinden söz edilemeyeceği ve kesinleşmeyen alacağın tahsili için şirketin kanuni temsilcisi sıfatıyla davacı adına takip yapılamayacağı gerekçesiyle davaya konu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Olayda, asıl borçlu şirket hakkındaki ödeme emirlerinin davalı idarece, davacının adresinin meçhul olduğundan bahisle 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28. ve 29. maddeleri uyarınca ilanen tebliği yoluna gidildiği, borçlu şirket adına düzenlenen ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini gösterir bilgi ve belgenin bulunmadığı, öte yandan, ... ve ... sayılı para cezalarının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin tebliğinin ise mezuata aykırı olduğu, gümrük vergilerinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğinin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre değil, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun tebligata ilişkin hükümleri uyarınca yapılmasının gerektiği, bu durumda Tebligat Kanunu hükümlerine göre gerçekleştirilen tebligat ile amme alacağının asıl borçlu şirket hakkında kesinleştiğinden bahsedilemeyeceğinden, davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyen amme alacağından sorumlu olan davacı adına kesinleşen alacağın tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla tesis edilen işlemin hukuka aykırılık taşımadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 15/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.