19. Hukuk Dairesi 2016/17278 E. , 2017/3497 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek. Av. ... gelmiş, başka gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin davaya konu otomobili 50.814,42 TL bedelle davalı şirketten fatura ile satın aldığını, fakat otomobilin garanti süresi içinde sık sık arızalandığını, her defasında bu arızanın kesin olarak giderildiğinin servis tarafından bildirilmesine rağmen sürekli yenilendiğini, davalı şirkete ihtar çekilmesine rağmen bir sonuç alınamadığını iddia ederek, aracın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesine, bu olmadığı takdirden satış bedelinin satış tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline, müvekkili şirketin uğradığı zararların davalı şirketin tazmin etmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, zamanaşımı süresi dolduğundan davanın reddi gerektiğini, arızaların müvekkili şirket tarafından giderildiğini, üretim hatasından kaynaklanan bir ayıp olmadığını, arızanın kullanım hatasından kaynaklandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı şirketin davalı şirketten 23.01.2012 tarihinde davaya konu ... marka aracı 50.814,42 TL bedelle satın aldığı, aracın garanti süresinin iki yıl olduğu, aracın garanti süresi içinde müteaddit defalar arızalandığı, bu arızaların yetkili serviste giderildiği, ancak giderilen bu arızaların zamanla kullanım ile ortaya çıkabilecek türden gizli ayıplar olduğu, bu arızaların üretim hatasından kaynaklandığı, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün olmadığı, otomobilin davacının uhdesinde bulunduğu gerekçesiyle 50.814,42 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, faiz talebinin reddine, satış bedelinin tahsili halinde aracın da aynı anda davalıya iadesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
(1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin husumet ve zamanaşımına yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
(2) Mahkemece alınan 25.01.2015 tarihli bilirkişi raporunda, 21.01.2015 tarihinde gerçekleştirilen yol testlerinde şikayet konusu arızalar ile ilgili herhangi bir bulguya rastlanmadığı, şikayet konusu aynı arızaların tekrarlanmasının şimdilik giderildiği, otomobilin ileriki dönemlerde de izlenmesi gerektiği, arızanın tekrarı halinde gizli ayıplı araç kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, 09.06.2015 tarihli bilirkişi raporunda ise, davaya konu olan otomobildeki “motor ışığı yanmıyor” şeklindeki şikayetlerin son onarım tarihi olan 10.05.2013 tarihinde giderildiği, bu hususun teknik bilirkişi raporuyla da sabit olduğu, kaldı ki o tarihten sonra davacının aynı şikayetle davalıya bir ihbarda bulunduğuna dair dosyada herhangi bir emarenin bulunmadığı, bu şartlar altında otomobilde “giderilemeyen kronik bir sorun”dan söz etmenin olanaksız olduğu bildirilmiştir. Mahkemenin gerekçesi bilirkişi raporlarında yapılan bu tespitler ile uyuşmamaktadır. Bilirkişi raporlarında mevcut durumda dava konusu otomobilde ayıp olmadığı bildirildiği halde mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bend uyarınca davalı vekilinin husumet ve zamanaşımına yönelik temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdiren 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 02/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.