4. Ceza Dairesi Esas No: 2014/4446 Karar No: 2016/9701 Karar Tarihi: 12.05.2016
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/4446 Esas 2016/9701 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, mağdurun hayatına zarar vermeyeceğini fakat onu o ilde oturtmayacağını söyleyerek sair tehdit suçunu işlemiştir. Ancak yerel mahkeme, suçun TCK'nın 106/1. maddenin 1. cümlesindeki tehdit suçu olduğunu düşünerek fazla ceza vermiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak verdiği iptal kararı da dikkate alınmamıştır. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuş ve dosya hüküm mahkemesine geri gönderilmiştir. Kanun maddeleri TCK'nın 106/1. maddesi ve 53. maddesi (1) numaralı fıkrasının (b) bendidir.
4. Ceza Dairesi 2014/4446 E. , 2016/9701 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir, Ancak; 1-Sanığın, mağdura yönelik söylediği iddia ve kabul olunan “seni ... yaşatmayacağım, senin yiyecek ekmeğin yok” şeklindeki sözlerinin, katılanın hayatına, vücut ya da cinsel dokunulmazlığına karşı olmayıp, katılanı o ilde oturtmamaya yönelik bir tehdit olduğu anlaşılmakla, eylemin TCK"nın 106/1. fıkrasının son cümlesinde gösterilen ve takibi şikayete bağlı olan sair tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanunun 106/1. maddenin 1. cümlesinde gösterilen tehdit suçundan hüküm kurularak fazla ceza tayini, 2-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.