Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/45207
Karar No: 2011/97

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2009/45207 Esas 2011/97 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçi iş sözleşmesinin geçerli neden olmaksızın noter aracılığıyla feshedildiğini belirterek işe iade talebinde bulunmuştur. Davalı işveren ise iş sözleşmesinin performans düşüklüğü sebebiyle feshedildiğini, davacının fesih bildirimini almaktan imtina ettiğini ve hak ettiği tazminatların ödendiğini savunmuştur. Mahkeme davacının performans düşüklüğünü sadece raporlu günlere dayandırdığı ve işverenin feshin geçerli olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle işe iade kararı vermiştir.
Yargıtay kararı ise iş sözleşmesinin önel verilerek feshedilmesi durumunda, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açma süresi başlar. İşverenin fesih bildirimini tebliğden imtina ettiği tutanakların tutulduğu tarih, bu tarihin doğruluğu kanıtlanırsa tebliğ tarihi kabul edilir. Davanın süresinde açılıp açılmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır.
Kanun maddeleri: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18-21. madde ve 20. madde.
9. Hukuk Dairesi         2009/45207 E.  ,  2011/97 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA :Davacı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan
    feshedildiğini belirterek, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 18-21.maddeleri uyarınca feshin
    geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan 29.12.2009 tarihinde noterden yapılan bildirimle feshedildiğini belirterek, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18-21. maddeleri uyarınca feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin iki yıl üst üste performansının yetersiz düzeyde tespit edilmesi nedeni ile 19.12.2008 tarihinde feshedildiğini ve aynı gün davacıya yazılı olarak bildirildiğini, davacının fesih bildirimini almaktan imtina ettiğini, feshe son çare olarak başvurulduğunu, davacıya hak ettiği ihbar ve kıdem tazminatlarının da ödendiğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının performans düşüklüğünü sadece raporlu günlere dayandırdığı, davalı işverenin davacının performansının düşük olduğunu ve feshin geçerli olduğunu ispat edemediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 20. maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, resen dikkate alınması gerekir.
    İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikâyet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler. Fesih bildirimine karşı idari itiraz yolu öngören personel yönetmeliği ya da sözleşme hükümleri, dava açma süresini kesmeyeceği gibi, işçinin bu süre içinde hastalığı nedeni ile rapor alması da bu süreyi durdurmayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir. (15.09.2008 gün ve 2008/1860 Esas, 2008/23531 Karar sayılı ilamımız).
    İş sözleşmesinin önel verilerek feshi halinde, dava açma süresi önelin sona ereceği tarihte değil, işverenin fesih bildirimini tebliğ ettiği tarihten başlar.
    Somut uyuşmazlıkta davalı işveren davacının iş sözleşmesinin feshinin 19.12.2008 tarihinde feshedildiğini, davacının tebliğden imtina ettiğini, bu konuda tutanak tutulduğunu savunmuş ve belgeleri sunmuştur. Davacı ise 19.12.2009 tarihli noter kanalı ile gönderilen fesih bildiriminin 29.12.2009 tarihinde tebliğ edildiğini iddia etmektedir. Dava 29.01.2009 tarihinde açılmıştır. Tebliğden imtina tutanağının tutulduğu tarihe göre dava bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmamıştır. Bu nedenle fesih bildiriminin 19.12.2009 tarihinde yapılıp yapılmadığı, davacının tebliğden kaçınıp kaçınmadığı tutanak tanzimcisi tanıklar ve tarafların bu konudaki diğer delilleri toplanmalı, buna göre davanın süresinde açılıp açılmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Davanın süresine açılıp açılmadığı üzerinde durulmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi