Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 200716901 Esas 2007/17658 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 200716901
Karar No: 2007/17658

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 200716901 Esas 2007/17658 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bir kurum, küçük bir kızın velayetini almak için dava açtı. Kızın annesi Almanya'da, kız ise Türkiye'de kalmaktaydı ve manen terk edilmişti. Boşanma kararı ile velayet annesine verilmişti. Mahkeme, velayetin kaldırılması talebini de kapsayan davada, tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğine karar verdi. Ancak mahkeme, husumetin anneye ve çocuğun babasına yöneltilmesi gerektiğini belirtmediği için kararın usul ve yasaya aykırı olduğu sonucuna vardı ve kararı bozdu. Bu kararda, Türk Medeni Kanununun 346, 347 ve 348. maddeleri de göz önünde bulundurulmalıdır.
Türk Medeni Kanunu Madde 346: Velayet, küçüğün sahip olduğu hakları kullanmaya ve onun adına işlem yapmaya yetkili olan kimsenin uygulama yetkisidir.
Türk Medeni Kanunu Madde 347: Velayet, küçüğün refahı, beden ve ruh sağlığı, eğitimi, öğretimi, mesleki eğitimi gibi yönlendirici görevlerin yanı sıra, günlük hayatla ilgili kararlara da ilişkin bir görevdir.
Türk Medeni Kanunu Madde 348: Velayet, ayrılmış ana ve babalardan birinin, kamu veya özel kuruluşlarca korunma altına alınan küçükler ile kayıp olan veya bulunması mümkün olmayan küçükler için hâkimce verilir.
2. Hukuk Dairesi         200716901 E.  ,  2007/17658 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Bilecik Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :9.8.2007
    NUMARASI :Esas no:2007/313 Karar no:2007/978

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Velayet kamu düzenine ilişkin olup bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunludur.
    Koruma altına alınması talep edilen küçük Ajda 8.9.1994 doğumlu olup, boşanma kararı ile velayeti annesine verilmiş bu karar 6.7.2000 tarihinde kesinleşmiştir. Annenin 2000 yılından bu yana Almanya’da olduğu o tarihten beri Türkiye’ye gelmediği küçük Ajda’nın ise Türkiye’de kaldığı anlaşılmaktadır. Çocuk manen terkedilmiş durumdadır. Davacı kurumun talebi velayetin kaldırılmasını da kapsamaktadır. Anne’nin vekilinin ve babanın yargılama sırasında duruşmaya katılmış olmaları onlara "taraf" sıfatını kazandırmaz. O halde davada husumetin velayet hakkına haiz olan anneye ve çocuğun babasına yöneltilmesi gösterdikleri takdirde delilerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek Türk Medeni Kanununun 346, 347 ve 348.nci maddeleri de gözetilmek suretiyle ulaşılacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.12.2007 Pzt.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.