11. Hukuk Dairesi 2018/4194 E. , 2019/5768 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 13/04/2017 tarih ve 2016/348 E. - 2017/202 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 06/06/2018 tarih ve 2018/37 E. - 2018/684 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili tarafından “keyf” ibaresinin 07., 08., 09.,11.sınıflarda marka olarak tescili için 2014/90381 sayılı başvuruda bulunduklarını, TPMK tarafından müvekkiline ait başvuru markasının 556 sayılı KHK’nın 7/1-b maddesi uyarınca 2004/46009 tescil numaralı “KEYF” ve 2005/46353 tescil numaralı “KEYF şekil” markaları ile ayırt edilemeyecek kadar benzer bulunarak başvurunun reddine karar verildiğini, karara yaptıkları itirazın ise YİDK tarafından nihai olarak reddedildiğini, ret kararının müvekkilinin markasını özellikle tescil ettirmek istedikleri “Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler; elektrikli çay ve kahve makinaları” emtiaları açısından doğru olmadığını, keyf markasının müvekkiline ait ana marka olan BEKO markası ile birlikte kahve makinası emtiası üzerinde kullanıldığını, müvekkilinin söz konusu ibare üzerinde kazanılmış hakkı olduğunu, dava konusu marka ile redde mesnet marka sahibi firmaların iştigal konularının farklı olduğunu ileri sürerek, TPMK YİDK"nın 15.07.2016 tarih ve 2016/M-7078 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesi, iddia, savunma, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu başvuru kapsamında 11.sınıfta yer alan ve davaya konu markanın mal ve hizmet listesinden çıkartılan “Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, elektrikli çay ve kahve makinaları.” hizmetleri dışında kalan mal/hizmetlerin aynı veya aynı tür veya benzer olduğu, davacı markası ile karşılaştırma yapılan markalar arasındaki benzer unsur olan “keyf” ibaresinin telaffuzlarının aynı olacağı, bunedenle davacıya ait “keyf” esas unsurlu marka ile redde mesnet markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 7-1-b maddesi anlamında ayırt edilemeyecek kadar benzerlik olduğu, müktesep hakka dayanak gösterilen markalar ile davaya konu markadaki asli unsurların farklı olması nedeniyle kazanılmış hakkın mevcut olmadığı, davacının “keyf” ibaresini içeren markasının 556 sayılı KHK’nın 8/4 bendi anlamında tanınmış marka olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile TPMK YİDK"nın 15.07.2016 tarih ve 2016/M-7078 sayılı kararının "pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, elektrikli çay ve kahve makinaları" yönünden kısmen iptaline, fazlaya dair istemlerin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20.Hukuk Dairesi tarafından tüm dosya kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davalı TPMK vekilinin istinaf talebi yönünden; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davalı TPMK vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davacı vekilinin istinaf talebi yönünden ise; davacı vekilinin davadaki talebinin, 2014/90381 sayılı "keyf marka başvurusunun, "Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler: elektrikli çay ve kahve makinaları" malları için verilmiş olan red kararının iptaline ilişkin olduğu, mahkeme tarafından kurulan hükümde de davacı vekilinin bu talebinin tam olarak karşılandığı, ancak davanın tümden kabulüne dair karar verilmesi gerekirken kısmen kabul ve kısmen ret yönünde hüküm tesis edilmesi doğru olmadığı gibi bu nedenle davalı yararına ücreti vekalet verilmesinin de doğru olmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak ve yeniden hüküm kurularak, davanın kabulü ile TPMK YİDK"nın 15.07.2016 tarih ve 2016/M-7078 sayılı kararının "pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, elektrikli çay ve kahve makinaları" yönünden iptaline, yargılama giderleri ve 3.145,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı TPMK vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekilinin isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı TPMK"dan alınmasına, 24/09/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.