20. Hukuk Dairesi 2019/4002 E. , 2019/5525 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili,...... tarihli olağanüstü kat malikleri kurulu kararı ile akabinde yapıldığı iddia edilen 15/03/2014 tarihli olağan genel kurul toplantısının hukuka aykırı olduğu ve alınan kararların da geçersiz olduğunu, apartmanda iki tane malik olduğunu, birinin davalı diğerinin de ... olduğunu, bu toplantıda kat mülkiyetine aykırı olarak kararlar alındığını, alınan bu kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili birleşen davada ise, yönetime kayyum atanmasını, zararlarının tazminini ve projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün temyizi üzerine, Dairemizin 31/10/2017 gün ve 2017/3711 E. - 2017/8672 K. sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, “asıl dava (Mahkemenin 2018/58 Esas sayılı dosyası) yönünden davanın kısmen kabul kısmen reddine; 15.03.2014 tarihli ..... İşhanı Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının çağrı ve gündemden oluşan usul şartlarının yerine getirilmediğinden bu toplantıda alınan kararların iptaline, diğer taleplerin reddine, birleşen dava (.... .. 18. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/782 Esas) yönünden ise davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, asıl dava yönünden davacı asilin 29.02.2015 tarihli duruşmadaki imzalı beyanında, yetki belgesini 2014 yılının ikinci ayındaki ilk toplantı için verdiğini kabul ettiği, toplantıya vekilinin katıldığı ve alınan kararlara muhalefette bulunmadığı, 634 sayılı KMK 33. maddesine göre toplantıya katılıp muhalefette bulunmayan malikin, alınan kararlara karşı dava hakkının olmadığı, bu nedenle 08.02.2014 tarihli toplantının iptali isteminin davacının dava hakkı olmadığından reddi yerine davanın süresinde açılmadığı gerekçesi ile reddi doğru değil ise de toplantının iptali isteminin reddi, sonucu itibariyle doğru olduğundan bozma konusu yapılmamıştır. 15.03.2014 tarihli toplantının olağanüstü toplantı olduğu, KMK 29. maddesine göre yasaya uygun davet/toplantıya çağrı şartlarının yerine getirilmediği, bir önceki toplantıda alınan kararla bir sonraki toplantının belirlenmesinin yasanın emredici hükmünün yerine getirilmesini ortadan kaldırmayacağı, bu nedenle de 15.03.2014 tarihli toplantının iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Birleşen dava yönünden, anataşınmazda yönetici bulunduğuna göre kayyum atanması isteminin reddine ve harçlandırılarak açılmış bir dava bulunmadığından zararın tazmini isteminin reddine karar verilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;Mahkemece, birleşen davada davacının projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi istemi yönünden davacının 11/02/2015 tarihli beyan dilekçesi ile talebinden vazgeçtiği gerekçesi ile bu isteminin reddine karar verilmiş ise de, dosya içerisindeki 11.02.2015 tarihli dilekçenin incelenmesinde, davacının belediyeye binanın yıkılması yönündeki talebini bildirdiği, mahkemeyede bunun bildirilmesi dilekçesi olduğu, 6100 sayılı HMK’nın 307 ve 309. maddesine uygun feragat/talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçme dilekçesi olarak değerlendirilemeyeceği, dava ve dosya içerisindeki davacının eski hale getirme istemlerinin incelenmesinde ise, eski hale getirilmesini istediği hususların açıkça ve tek tek belirtilmediği, anataşınmazın güçlendirilmesi yönünde tespit dosyasının bulunduğu, davacının mimari projeye aykırı imalatların yapıldığı beyanı ile eski hale getirme istediği anlaşılmaktadır.
634 sayılı KMK 19. maddesine göre anayapının onarımının veya güçlendirilmesi gerektiğinin mahkemece tespit edilmesi halinde bunun yapılması için kat malikleri kurulunun karar dahi almasına gerek bulunmamaktadır. Mahkemece, öncelikle dava dilekçesi çerçevesinde davacının eski hale getirme istemlerinin neler olduğu açıklattırılıp, anataşınmazın ilk mimari projesi ve güçlendirme projesi ve varsa diğer tadilat projeleri dosya içerisine alınarak, konusunda uzman bilirkişi heyeti ile yerinde keşif suretiyle yapılan değişikliklerin davacının bağımsız bölümünün m2 olarak küçülmesine yol açılıp açılmadığıda dahil tarafların taleplerini karşılayan ve denetime elverişli, projeye aykırılığı tespit edilen hususların krokiyede bağlanarak alınacak raporla tüm deliller birlikte değerlendirilip, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, birleşen dava eski hale getirme istemi yönünden mahkemece, vazgeçme nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birleşen dava eski hale getirme istemi yönünden BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 02/10/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.