Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 16.10.2007 tarih, 18192/18890 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Takibin kesinleşmesi üzerine borçlu belediye başkanlığının malları üzerine 11.10.2006 tarihinde haciz konulması talep edilmiş ancak vasıtalar üzerindeki haciz talebinden alacaklı vekili aynı tarihte sarfınazır etmiştir. Borçlu belediyece borçtan fazla mal haczedildiği, taşkın haciz yapıldığı gerekçesiyle icra mahkemesine şikayette bulunduğu görülmüştür. İcra mahkemesince bu şikayet üzerine oluşturulan karar İİK.nun 363. maddesinde belirtilen temyizi kabil kararlardan olmadığından Dairemizce temyiz istemin reddine karar vermek gerekirken reddi maddi yanılgı sonucu işin esası incelenerek kararın bozulmasına ilişkin hüküm kurulması doğru olmadığından alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüyle Dairemizin 16.10.2007 tarih ve 2007/18192 E, 2007/18890 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, 15.6.2007 tarih ve 2007/144-248 K. sayılı mahkeme kararının temyize yönelik borçlu vekilinin dilekçesinin, İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir. Yargıtay’ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 25.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi