
Esas No: 2021/5329
Karar No: 2021/14359
Karar Tarihi: 02.12.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/5329 Esas 2021/14359 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Şöyle ki;
1-)2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından kamulaştırma bedeline yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş ise de; bozma öncesi ilk kararla tespit edilen bedele ilk karar tarihine, bozma sonrası artan fark bedele ikinci karar tarihine ve son bozma kararı sonrası oluşan fark bedele ise son karar tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi gerekirken, tüm bedele son karar tarihine kadar faize hükmedilmesi,
2-)Bozma öncesi ikinci kararla üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen miktara ilişkin birikmiş nemaların davalılara ödenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
a-)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan (bedele dava tarihinden itibaren 4 aylık sürenin bittiği) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (bedelin ilk kararda hüküm altına alınan 247.561,00 TL’lik kısmına dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği 06.04.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 16.06.2015 tarihine; ikinci karar ile oluşan 60.916,00 TL fark bedele 06.04.2015 tarihinden ikinci karar tarihi olan 19.06.2018 tarihine, son bozma kararı sonrası oluşan 12.028,00 TL’lik fark bedele ise) ibaresinin yazılmasına,
b-)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan (bedelinin) kelimesinden sonra, (davalıya) kelimesinden önce gelmek üzere, (ve bu bedelden üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen 60.916,00 TL’ye ait birikmiş nemaların) ibaresinin hükme eklenmesine,
c-)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı idareden alınarak davalılara verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.