19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/16162 Karar No: 2017/3431 Karar Tarihi: 27.04.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16162 Esas 2017/3431 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalıdan satın alınan 500’lük beton boru ve eklerinin su sızdırdığının görülmesi üzerine söz konusu borulara kaplama yaptırıp durumu davalıya bildiren davacı, malın ayıplı olduğunu iddia ederek sızdırmazlık kaplaması için ödenen 31.270 TL'nin faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, davacının TTK’nun 23. maddesinde yazılı sürelere uygun olarak davalıya ayıp ihbarında bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Temyiz incelemesi sonucunda, kararın dayandığı delillere ve gerektirici sebeplere uygun olarak davacı vekilinin bütün itirazlarının reddedilmesine ve hükmün onanmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise TTK'nun 23. maddesi olarak belirtilmiştir.
19. Hukuk Dairesi 2016/16162 E. , 2017/3431 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin kanal inşası için davalıdan satın ve teslim aldığı 500’lük beton boru ve eklerinin su sızdırdığının görüldüğünü ve aldığı işi zamanında teslim edebilmek için su sızdırmazlığı sağlamak için söz konusu borulara kaplama yaptırıp, durumu davalıya bildirdiğini, davalının taraflar arasındaki anlaşmaya aykırı mal teslim ettiğini iddia ederek, sızdırmazlık kaplaması için ödenen toplam 31.270,00 TL’nin faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacının basiretli bir tacir olarak TTK’nun 23. maddesinde yazılı sürelere uygun olarak davalıya ayıp ihbarında bulunması gerekirken sözkonusu sürelere uyulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.