Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2248 Esas 2018/2143 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2248
Karar No: 2018/2143
Karar Tarihi: 12.03.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2248 Esas 2018/2143 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2017/2248 E.  ,  2018/2143 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak, tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Asıl davada davacı, birleşen davada davalı vekili, taraflar arasında 17.02.1997 tarihinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını, davalının zamanında inşaatı teslim etmediğini ileri sürerek, eksik işler nedeniyle gerçekleştirilen masrafların ve davacıya düşen bağımsız bölümlere ilişkin kira bedellerinin tahsilini talep ve dava etmiştir.Asıl davada davalı birleşen davada davacı vekili, sözleşmeye göre müvekkilinin üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini savunarak, 126 ada 1 parsel sayılı taşınmazda 7/12 davalı hissesinin 1/7 nin iptali ile 1/12 hissenin müvekkili adına tesciline, 126 ada 10 parsel sayılı taşınmazda ise 4/24 hissenin tamamının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ...Ticaret Sicil Memurluğu tarafından tanzim edilen müzekkerede şirketin 21.11.2008 tarihinde ticaret kayıtlarından tasfiyesi tamamlanmak suretiyle terkin edildiği ve şirketin tüzel kişiliğini kaybettiği gerekçesiyle, asıl davanın pasif husumet yokluğundan reddine, birleşen davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz emiştir.
    Asıl davada davalı Birleşen davada davacı şirket ile akdedilen 17.02.1997 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinden sonra şirketin 21.11.2008 tarihinde tasfiyesinin tamamlanarak terkin edildiği sabittir.
    Bu durumda mahkemece asıl davada davacı (birleşen davada davalı) vekiline şirketin ihyası için mehil verilmesi gerekirken her 2 davanın da husumet yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, taraf yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.