Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2005/2595
Karar No: 2007/508
Karar Tarihi: 19.02.2007

Danıştay 10. Daire 2005/2595 Esas 2007/508 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2005/2595
Karar No: 2007/508


Temyiz Eden (Davalı ) : …
Karşı Taraf ( Davacı ) : …
Vekili : ...
İstemin Özeti : Davacının, haksız yere gübre destekleme primi aldığından bahisle 22.523.550.000 TL'nin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrine karşı açılan dava sonucunda, ... İdare Mahkemesince; dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : 6183 sayılı Yasanın 55/3. maddesine göre, belediye hududu dışındaki köylerde bulunan borçlulara, ödeme emri muhtarlıkça tebliğ edileceğinden, dava konusu ödeme emrinin, davacının … Köyünde bulunması halinde, adı geçen köyün ihtiyar heyeti azası … tarafından alınması mümkündür. Davacının, … Köyünde olduğu bilinmediği gibi, anılan köyde bulunsa dahi dava konusu ödeme emrinin maddede belirtilen usule uygun olarak adı Köy Muhtarlığınca davacıya tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır.
Diğer yandan, ödeme emrinin dayanağı olan ihbarnamenin, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 93. maddesine göre, davacının bilinen adresine tebliğ edilmesi gerekmektedir. İhbarnamede davacının adresinin "… Beldesi- …" olarak belirtilmesine karşın, tebliğ alındısında davacının adresinin "… Köyü- …" olarak gösterildiği, dava dilekçesine ekli vekaletnamede, davacının adresinin, ''… Cad. …- …'' olduğu, bu duruma göre, ihbarnamenin, davacının bilinen en son adresine tebliğ edilip edilemediği anlaşılmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar ,söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Dava, haksız yere gübre destekleme primi aldığından bahisle davacıdan 22.523.550.000 TL'nin istenilmesi yolunda düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ihbarnamenin, … Köyü Muhtar vekili ve 1. azası olan … adlı şahsa tebliğ edildiği, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun olarak davacıya yapılmış bir tebliğ bulunmadığından, henüz kesinleşmiş bir kamu alacağının varlığından söz edilemeyeceği, bu itibarla haksız yere gübre destekleme primi aldığından bahisle davacıdan 22.523.550.000 TL. istenilmesi yolunda düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Davalı idarece, hukuka aykırı olduğundan bahisle anılan mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Tarımda Kullanılan Kimyevi Gübrelerin Yurt İçinden ve Yurt Dışından Tedariki, Dağıtımı ve Desteklenmesi Hakkındaki 18.11.1997 tarih ve 97/10244 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre, haksız yere yapılan destekleme ödemelerinin 6183 sayılı Yasa hükümlerine göre tahsil edildiği kurala bağlanmıştır.
6183 sayılı Yasanın, "Tebliğler ve Müddetlerin Hesaplanması" başlıklı 8. maddesinde, hilafına bir hüküm bulunmadıkça, bu kanunda yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Aynı Yasanın "Ödeme Emri" başlıklı 55. maddesinin 3. fıkrasında, "Belediye hududu dışındaki köylerde bulunan borçlulara ödeme emirleri muhtarlıkça tebliğ olunur. Ödeme emirlerinin muhtarlığa tevdii tarihinden itibaren 15 gün içinde tebligat yapılmadığı takdirde ödeme emirleri tebliğ edilmemiş olan borçluların isimleri ödeme emri hüküm ve mahiyetindeki bir "ödeme cetveline" alınarak borçlular borçlarını ödemeye ve mal bildiriminde bulunmaya çağrılırlar. Ödeme cetveli köy ihtiyar kurulu kapısına, bir örneği de köyde herkesin görebileceği umumi bir mahalle 10 gün müddetle asılmak suretiyle tebliğ olunur ve cetvelin asıldığı Köy muhtarlığınca münadi vasıtasıyla ilan olunur. Cetvel asılırken ve indirilirken keyfiyet muhtarlıkça zabıt varakasıyla tespit edilir. Cebren tahsil ve takip ödeme emrinin tebliği veya ödeme cetvelinin indirilmesi tarihinde başlamış olur" kuralına yer verilmiştir.
Yukarıda aktarılan Kanunun 55/3. maddesine göre, belediye hududu dışındaki köylerde bulunan borçlulara, ödeme emri muhtarlıkça tebliğ edileceğinden, dava konusu ödeme emrinin, davacının … Köyünde bulunması halinde, adı geçen köyün ihtiyar heyeti azası … tarafından alınması mümkündür. Davacının, … Köyünde olduğu bilinmediği gibi, anılan köyde bulunsa dahi dava konusu ödeme emrinin maddede belirtilen usule uygun olarak adı Köy Muhtarlığınca davacıya tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır.
Diğer yandan, ödeme emrinin dayanağı olan ihbarnamenin, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 93. maddesine göre, davacının bilinen adresine tebliğ edilmesi gerekmektedir. İhbarnamede davacının adresinin "… Beldesi- ..." olarak belirtilmesine karşın, tebliğ alındısında davacının adresinin "… Köyü- …" olarak gösterildiği, dava dilekçesine ekli vekaletnamede, davacının adresinin, ''… Cad. …- …'' olduğu, bu duruma göre, ihbarnamenin, davacının bilinen en son adresine tebliğ edilip edilemediği anlaşılmamaktadır.
İdare Mahkemesince, yukarıda aktarılan Kanun hükümleri uyarınca davacıya usulüne uygun olarak ihbarnamenin ve dava konusu ödeme emrinin tebliğ edilip edilmediği yönünde bir araştırma yapılmadan, ihbarnamenin usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmediğinden bahisle kesinleşmeyen kamu alacağının tahsili yolunda tesis edilen dava konusu ödeme emrinin iptali yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idare temyiz isteminin kabulüne, ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden karar verilmek üzere dosyanın adı geçen idare mahkemesine gönderilmesine, 19.2.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi