3. Hukuk Dairesi 2020/6109 E. , 2021/4331 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının Umre ziyareti yapmak üzere kendisi ile anlaştığını, davalının sözleşme bedeli olarak 2.800 Euro bedel ödemeyi kabul etmesine rağmen ödemeyi yapmadığını, bu nedenle davalı hakkında ... 1. İcra Müdürlüğünün 2015/977 esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini beyan ederek haksız itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı; Umre ziyareti için ... isimli şahısla anlaştıklarını ve bedelin bu şahısa ödendiğini beyan ederek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; Umre seyahatlerinin ilgililerin tüm ödemelerini gerçekleştirdikten sonra yerine getirildiği ve bu hususta ticari ve örfi teamül bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine 30/09/2014 tarihinde başlatılan icra takibinde; 2.800 Euro karşılığı 7.980,00 TL tutarındaki alacağın davalıdan tahsili talep edilmiş, takipte 2014 tarihli Umre hizmet sözleşmesine dayanıldığı bildirilmiştir. Davacının acentası olduğu anlaşılan ... Turizm Seyahat Acentası ile davalı arasında imzalanan, 28/04/2014 tarihli iş bu 2014 yılı umre hizmet sözleşmesi ile; davacının 2.800 Euro bedel karşılığında davalıyı Umre"ye götürme, konaklama ve yol masraflarını karşılama yükümlülüğü altına girdiği, bu yükümlülüğün ise davalının da kabulünde olduğu üzere yerine getirilerek hizmetin gerçekleştirildiği, yine davacı tarafından dosyaya sunulan 28.06.2014 tarihli ‘Taahhütname’ başlıklı belge ile, 03.07.2014 ile 08.08.2014 tarihleri arasında yapılacak Umre programı için gerekli vizenin davacıdan alındığı, otel, servis ve yemek bedellerinin gitmeden davacıya ödeneceğinin davalı tarafça ayrıca taahhüt edildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı bu sözleşme ilişkisine karşı çıkmamakla beraber, sözleşme gereğince ifası gereken bedeli, dava dışı ... isimli şahsa ödemek suretiyle yükümlülüğünü yerine getirdiğini beyan etmiş ise de; davacı tarafça, dava dışı şahıs ile aralarında, sözleşme gereğince ödenmesi gereken bedelin davalıdan tahsil edilmesine yönelik bir yetkilendirme olmadığının beyan edilmesi karşısında, ispat yükü üzerinde olan davalının, yazılı sözleşme ve taahhütname ile ödeme borcu altına girdiği bedeli davacıya ödediğini ispat edemediği gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ticari ve örfi teamül gereği ödemelerin peşin yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK"nın 428. maddesi uyarınca hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.