Esas No: 2018/446
Karar No: 2021/5468
Karar Tarihi: 16.11.2021
Danıştay 9. Daire 2018/446 Esas 2021/5468 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2018/446
Karar No : 2021/5468
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı-...
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF(DAVACI) : ... İnş. Yapı Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Dava konusu istem: Davacı adına, ... Yapı Malzemeleri San.Tic.Ltd.Şti.-... Yapı Malzemeleri San.Tic.Ltd.Şti. adi ortaklığının vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ... tarih ve ... ve ... sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; ... tarih ve ... sayılı ödeme emri yönünden, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 44. maddesinde adi ortaklıkta verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklardan herhangi biri adına tarhiyat yapılması gerektiğinin kurala bağlandığı, ödeme emri içeriği katma değer vergisi borçları için müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklardan herhangi biri adına ihbarname düzenlenmesi, borcun tahsil edilememesi halinde müteselsilen sorumlu sıfatıyla diğer ortağa gidilmesi, sonrasında ise Vergi Usul Kanununun 10. maddesi uyarınca ortakların kanuni temsilcilerine gidilmesi gerektiği, olayda ise, ortaklardan herhangi biri adına diğer ortaklar da müteselsilen sorumlu olmak üzere ihbarname düzenlenerek tarhiyat yapılması gerekirken, tüzel kişiliği olmayan adi ortaklık adına ihbarname ve ödeme emri düzenlenerek borcun takibinin yapıldığı, ancak ödeme emri safhasında borcun tahsil edilememesi nedeniyle ortak olan davacı şirket adına ödeme emri düzenlenerek borcun tahsili yoluna gidildiği, dolayısıyla davacıdan tahsil edilmesi gereken bir kamu alacağının bulunmadığı, bu hususunda ödeme emrine karşı açılan iş bu davada borcum yoktur kapsamında değerlendirilmesi gerektiği; ... tarih ve ... sayılı ödeme emri yönünden ise, davalı idarenin savunması ve ekinde gönderdiği belgeden mahsuben ödeme neticesinde kaldırıldığı görüldüğünden, bu kısma ilişkin karar verilmesine yer olmadığı sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen karar verilmesine yer olmadığına, dava konusu ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptaline, dava konusu ... tarih ve ... sayılı ödeme emri yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının kısmen kabule ilişkin hüküm fıkrasının hukuka uygun olduğu, kaldırılmasını gerektiren başka bir neden de bulunmadığı belirtilerek davalı istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:Davacı şirket adına, adi ortaklığın vergi borçlarının tahsili amacıyla Vergi Usul Kanununun 10.maddesi ve 6183 sayılı Kanunun mük.35.maddeleri uyarınca ödeme emri düzenlenmesinin hukuka uygun olduğu, yapılan mal varlığı araştırması ile kamu alacağının ortaklıktan tahsil edilemeyeceğinin anlaşıldığı,yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı adına, ... Yapı Malzemeleri San.Tic.Ltd.Şti.-... Yapı Malzemeleri San.Tic.Ltd.Şti. ortaklığının vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci düzenlenen ... tarih ve ... ve ... sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
Türk Borçlar Kanunu'nun 620. maddesinde, adi ortaklık sözleşmesinin, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olduğu ve bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayılacağı, 638. maddesinin 3. fıkrasında, ortakların, birlikte veya bir temsilci aracılığı ile bir üçüncü kişiye karşı, ortaklık ilişkisi çerçevesinde üstlendikleri borçlardan, aksi kararlaştırılmamışsa, müteselsilen sorumlu olacakları düzenlenmiş; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 8/a. maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, bu işleri yapanların katma değer vergisinin mükellefi olduğu; 44. maddesinde de katma değer vergisinin, bu vergiyle mükellef gerçek veya tüzelkişiler adına tarh olunacağı, şu kadar ki: adi ortaklıklarda, verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere, ortaklardan herhangi birinin tarhiyata muhatap tutulacağı kurallarına yer verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun Ek 11.maddesinde "Maliye Bakanlığı, vergi incelemesine dayanılarak tarh edilecek vergiler ve bunlara ilişkin kesilecek vergi ziyaı cezaları ile 5.000 Türk lirasını aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarında (359 uncu maddede yazılı fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde tarh edilecek vergi ve kesilecek ceza ile bu fiillere iştirak edenlere kesilecek ceza hariç) tarhiyat öncesi uzlaşma yapılmasına izin verebilir.Tarhiyattan önce uzlaşmaya varılması halinde tutanakla tespit edilen bu husus hakkında dava açılamaz ve hiçbir mercie şikayette bulunulamaz. Uzlaşılan vergi miktarı üzerinden, bu Kanunun 112 nci maddesine göre gecikme faizi hesaplanır.Tarhiyat öncesi uzlaşmaya ilişkin esas ve usuller Yönetmelikte belirtilir." hükmü yer almaktadır.
Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Yönetmeliğinin "uzlaşmanın kesinliği ve dava konusu edilemeyeceği" başlıklı 17.maddesinde de,uzlaşma komisyonlarının uzlaşma neticesinde düzenleyecekleri uzlaşma tutanaklarının kesin olduğu ,gereğinin vergi dairelerince derhal yerine getirileceği,üzerinde uzlaşılan veya tutanakla tespit edilen hususlar hakkında dava açılamayacağı ve hiçbir mercie şikayette bulunulamayacağı hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Türk Borçlar Kanunu ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun yukarıda yer verilen maddelerin birlikte değerlendirilmesinden, adi ortaklıklarda mal teslimi ve hizmet ifası adi ortaklık tarafından yapıldığından, katma değer vergisinin mükellefi adi ortaklık olacak, beyanname ortaklık adına düzenlenecek, ortaklardan birisi tarafından imzalanmak suretiyle vergi dairesine verilecek, ancak verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere, ortaklardan herhangi biri tarhiyata muhatap tutulabilecektir. Aynı zamanda adi ortaklıklar Vergi Usul Kanunu'nda belirtilen bütün mükellefiyetleri yerine getirmek zorundadırlar. Bu açıdan, Kanun'un belirtmiş olduğu belge düzenine uymaları, yani, fatura, gider pusulası gibi belgeleri bastırmaları, defter tutmaları, kullandıkları defter ve belgeleri zamanaşımı süresi içinde muhafaza ve istenildiğinde ibraz etmeleri gerekmektedir. Bu durumda, vergi mükellefi olan adi ortaklık adına, mükellefi olduğu vergilerin takibi amacıyla vergi-ceza ihbarnamesi düzenlenebileceği sonucuna uluşılmaktadır.
Yine,213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Yönetmeliğinin yukarıda yer verilen hükümleri uyarınca mükellef adına tarh edilmesi gereken vergilerle kesilmesi gereken cezalarla ilgili olarak tarhiyat öncesi uzlaşmaya varılması durumunda tahakkuk eden vergi ve kesilen cezalar için dava açılması veya düzeltme talebinde bulunulması mümkün değildir.Bu sebeple de uzlaşma sağlanan vergi ve cezalar tahakkukla beraber kesinleşmiş olacaktır.
Dosyanın ve adi ortaklığın diğer ortağı ... Yapı Malzemeleri San.Tic.Ltd.Şti. adına düzenlenen aynı tarih ve sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkin Dairemizin E:2018/203 sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden; asıl borçlu adi ortaklık adına düzenlenen vergi inceleme raporunda 2009/Mart dönemi için katma değer vergisi tarhiyatı öngörüldüğü, ortaklığın tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunması üzerine uzlaşmaya varıldığı, komisyon kararına istinaden tahakkuk ettirilen katma değer vergisi ve hesaplanan gecikme faizine ilişkin adi ortaklık adına düzenlenen ödeme emrinin şirketin yetkilisine tebliğ edildiği,ödeme yapılmaması üzerine ortaklığı oluşturan şirketler adına kanuni temsilci sıfatıyla 2 sayılı ödeme emirlerinin düzenlenerek tebliğ edildiği görülmüştür.
Ortaklığın tarhiyat öncesi uzlaşma talebi sonrasında dava konusu 2 sayılı ödeme emri içeriği borçlara ilişkin olarak uzlaşma sağlandığı ve bu suretle ödeme emri içeriği vergi borcunun kesinleştiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla olayda asıl borçlu ortaklık adına dava konusu vergi borcuna ilişkin düzenlenmiş bir ihbarname de bulunmamaktadır.Ayrıca,yukarıda izah edildiği üzere adi ortaklık adına mükellefi olduğu vergilerin takibi amacıyla vergi-ceza ihbarnamesi düzenlenebileceği de tabiidir
Bu durumda olayda yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmak ve ödeme emrine karşı ileri sürülebilecek iddialar kapsamında inceleme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, ... tarih ve ... sayılı ödeme emri yönünden,"3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 44.maddesinde adi ortaklıkta verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklardan herhangi biri adına tarhiyat yapılması gerektiğinin kurala bağlandığı,olayda tüzel kişiliği olmayan adi ortaklık adına ihbarname ve ödeme emri düzenlenerek borcun takibinin yapıldığı,ancak borcun tahsil edilememesi nedeniyle ortak olan davacı şirket adına ödeme emri düzenlenerek borcun tahsili yoluna gidildiği, dolayısıyla davacıdan tahsil edilmesi gereken bir kamu alacağının bulunmadığı" gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına karşı davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdaresi Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen kabulüne,kısmen karar verilmesine yer olmadığına ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik davalı istinaf başvurusunun reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine , 16/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.