Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3519
Karar No: 2020/6664
Karar Tarihi: 10.12.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/3519 Esas 2020/6664 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasçıların mal kaçırma amaçlı muvazaalı bir işlemle taşınmazın davalıya devredildiğini iddia ederek, tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adlarına tescilini talep etmişlerdir. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş, ancak istinaf sonucu Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi davacıların istemi doğrultusunda karar vermiştir. Mahkeme, muvazaa iddiasının mevcut olduğunu ve mirasbırakanın gerçekte bağışlama yapmak yerine satış sözleşmesi imzaladığı gizli bir muvazaalı işlem yapmış olabileceğini belirtmiştir. Karar, Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerine atıfta bulunarak, mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilecekleri sonucuna varmıştır.
1. Hukuk Dairesi         2019/3519 E.  ,  2020/6664 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın İlk Derece Mahkemesince, temliğin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davacıların istinaf başvurunun kabulü ile karar oradan kaldırılarak davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksak nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan ...’ın maliki olduğu 799 ada 55 ve 57 parsel sayılı taşınmazlarının hile ile alınan vekaletname ile davalıya devredildiğini, temliğin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adlarına tescile karar verilmesini istemişlerdir.Davalı, yapılan satış işleminin gerçek olduğunu, mirasbırakanın sağlığında tüm mirasçılarını gözetir şekilde dengeli bir mal paylaştırma yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince, temliğin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davacıların istinaf başvurunun kabulü ile karar ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan 1928 doğumlu ...’ın 09.12.2015 tarihinde ölümü ile geriye çocukları dava dışı ..., davacılar ... ve ... ile kendisinden önce ölen oğlu Rahmi’nin çocukları ..., ... ve davalı ...’in mirasçı olarak kaldığı, dava konusu 799 ada 55 parsel sayılı 571,49m2 miktarlı avlulu ahşap ev ve ahır, 799 ada 57 parsel sayılı 258,67m2 miktarlı avlulu ahşap ev nitelikli taşınmazların mirasbırakan adına ... 1. Noterliği 09.10.2014 tarih 9555 yevmiye numaralı vekaletnameye dayalı olarak vekil ... tarafından 61.000TL bedelle ...’e devredildiği, aynı akitte 952 ada 10,16,17,18 parsel sayılı taşınmazların ise davalının kardeşi ...’in eşi ...’a temlik edildiği, mirasbırakanın 1251 ada 46 parsel, 1251 ada 47 parsel, 1251 ada 48 parsel, 1251 ada 74 parsel, 1278 ada 23 parsel, 1240 ada 4 parsel, 1241 ada 5 parsel, 1241 ada 11 parsel, 1241 ada 12 parsel, 1241 ada 14 parsel, 1237 ada 7 parsel, 756 ada 51 parsel ve 756 ada 65 parsel sayılı taşınmazları bağış, 1237/7 satış suretiyle davacı ...’ye, 258 parsel, 1153 ada 140 parsel, 1153 ada 56 parsel, 1153 ada 139 parsel, 1172 ada 24 parsel, 756 ada 2 parsel, 756 ada 3 parsel, 770 ada 8 parsel, 778 ada 3 parsel, 974 ada 3 parsel, 770 ada 10 parsel ve 770 ada 11 parsel sayılı taşınmazları bağış, 34, 1252 ada 32 parsel sayılı taşınmazları satış suretiyle davacı ...’ye, 272 parsel, 1278 ada 55 parsel, 1176 ada 9 parsel, 1176 ada 10 parsel, 1179 ada 60 parsel, 770 ada 1 parsel, 770 ada 3 parsel ve 770 ada 4 parsel sayılı taşınmazları bağış suretiyle dava dışı ...’ye, 366 parsel sayılı taşınmazı dava dışı ...’e, 368 parsel sayılı taşınmazı dava dışı ...e bağışladığı, 1226 ada 19 parsel,1232 ada 11 parsel,12 parsel, 974 ada 2 parsel sayılı taşınmazı dava dışı ...’a bağışladığı, 758 parsel sayılı taşınmazın halen mirasbırakan adına kayıtlı olduğu, mirasbırakanın kendisinden önce 2012 yılında ölen eşi ... adına da taşınmazlar bulunduğu anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki; maddi vakıayı bildirmek taraflara, hukuki nitelendirme yaparak olayı çözümlemek hakime aittir. Gerek dava dilekçesinde iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, gerekse ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlığın muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayandığı açıktır. Ayrıca, mirasbırakan tarafından vekil vasıtasıyla da muvazaalı işlem yapılabileceğinde tereddüt bulunmamaktadır. Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada mirasbırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu"nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu"nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olay yukarıdaki ilkeler doğrultusunda değerlendirildiğinde; davacılara verilen taşınmaz değerleri ile davalıya verilen taşınmaz değerlerinin birbirine yakın olduğu, mirasbırakanın amacının terekeden veya mirasçılardan mal kaçırmak değil, taşınmazları paylaştırmak olduğu açıktır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davalının değinilen yön itibariyle yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371/1-a maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi