9. Hukuk Dairesi 2010/13113 E. , 2012/19624 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma, izin ücreti, bayram genel tatil alacağı ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A)Davacının isteminin özeti:
Davacı, davalı şirkete ait ...adlı otelde 10/09/2007 ile 14/03/2008 tarihleri arasında servis elemanı olarak çalıştığını, iş yerine sigorta müfettişlerinin geldiğini, işveren tarafından sigortasız çalıştırıldığının müfettişler tarafından tespit edildiğini, davalı yanında çalışmaya başladığı tarihi doğru söylediği için işveren tarafından kötüniyetli olarak iş aktine son verildiğini belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti alacağı, yıllık ücretli izin alacağı, bayram genel tatil alacağı ve 14 günlük ücret alacağını faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
B)Davalının cevabının özeti:
Davalı taraf davaya karşı cevap vermemiştir.
C)Yerel mahkeme kararının özeti:
Mahkeme; toplanan deliller doğrultusunda davacının iş aktinin işveren tarafından haksız ve kötü niyetli olarak feshedildiğini ve davacının kıdem tazminatı ile izin ücreti alacağı talebinden feragat ettiğini belirterek; ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla çalışma ücreti alacağı, genel tatil ücret alacağı ve kötüniyet tazminatı taleplerini kabul etmiş, kıdem tazminatı ile izin ücreti alacağı talebini ise reddetmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı tarafca temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Uyuşmazlık, iş akdinin feshinde kötüniyet tazminatının koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
Belirsiz süreli iş sözleşmesinin taraflarca ihbar öneli tanınmak suretiyle ya da ihbar tazminatı ödenerek her zaman feshi mümkün ise de, bu hakkın da her hak gibi Medenî Kanunun 2 nci maddesi uyarınca dürüstlük ve objektif iyiniyet kurallarına uygun biçimde kullanılması gerekir. Aksi takdirde fesih hakkının kötüye kullanıldığından söz edilir.
Fesih hakkını kötüye kullanan işveren, 4857 sayılı İş Kanununun 17 nci maddesi uyarınca, bildirim sürelerine ait ücretin üç katı tutarında tazminat ödemek zorundadır. Bahsi geçen tazminata uygulamada kötüniyet tazminatı denilmektedir.
Kötüniyet tazminatına hak kazanma koşulları ve tazminat miktarının hesaplanması açısından, 4857 sayılı Yasada önemli değişiklikler öngörülmüştür.
Yasanın 17 nci maddesinin altıncı fıkrasının açık hükmü gereğince, iş güvencesi kapsamında olan işçiler yönünden kötüniyet tazminatına hak kazanılması mümkün değildir.
1475 sayılı Yasada, “işçinin sendikaya üye olması, şikâyete başvurması” gibi sebepler ileri sürülerek iş sözleşmesinin sonlandırılması, kötüniyetin varlığı açısından örnekseme biçiminde sayıldığı halde, 4857 sayılı Yasada genel anlamda fesih hakkının kötüye kullanılmasından söz edilmiştir. Maddenin gerekçesinde de belirtildiği üzere, işçinin işvereni şikâyet etmesi, aleyhine dava açması veya tanıklık yapması nedenlerine bağlı fesihlerin kötüniyete dayandığı kabul edilmelidir.
Tazminat miktarının belirlenmesi de Yasa ile açıklığa kavuşturulmuş, “kötüniyet tazminatının” ihbar önellerine ait ücretin üç katı tutarında olacağı belirtilmiş ve ayrıca ihbar tazminatının da ödeneceği hüküm altına alınmıştır.
Yasanın 17 nci maddesinin son fıkrasındaki düzenleme kötüniyet tazminatını da kapsamakta olup, bu tazminatın hesabında da işçiye ücreti dışında sağlanmış para veya para ile ölçülebilir menfaatler dikkate alınmalıdır (Yargıtay 9.HD. 12.6.2008 gün 2007/21422 E, 2008/ 15336 K).
Somut olayda davacı taraf işveren tarafından kötü niyetle işten çıkartıldığını iddia ederek davalı işverenden kötü niyet tazminatı talep etmiş, mahkemece davacının bu talebi kabul edilerek davalıdan kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmiştir.
Davalı taraf temyiz aşamasında fesih tarihi itibariyle davalı iş yerinde çalışan işçileri gösterir 2008/3.döneme ilişkin toplu bordro sunmuştur. Değinilen liste göz önüne alındığında davacının çalıştığı iş yerinin iş yeri güvencesi kapsamında olma ihtimali karşısında kötü niyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile kötüniyet tazminatının kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 05/06/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.