Tehdit - mala zarar verme - hakaret - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/4768 Esas 2016/9259 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4768
Karar No: 2016/9259
Karar Tarihi: 09.05.2016

Tehdit - mala zarar verme - hakaret - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/4768 Esas 2016/9259 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, tehdit, mala zarar verme, hakaret ve yaralama suçlarından mahkum edilmiştir. Yargılama süreci Kanuna uygun olarak yürütülmüş ve mahkumiyet hükümleri vicdani kanıtlarla doğrulanmıştır. Ancak sanığın birden fazla kişiyle birlikte tehdit suçunu nasıl işlediği açıklanmadan hüküm kurulması, yaralama ve mala zarar verme suçlarının ayrı ayrı değerlendirilmemesi ve ceza miktarının ölçülü biçimde belirlenmemesi nedeniyle mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 44, 61, 129 ve 29. maddeleri.
4. Ceza Dairesi         2014/4768 E.  ,  2016/9259 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, mala zarar verme, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, temyiz davası isteklerinin sanık sıfatına hasren yapıldığı belirlenerek dosya görüşüldü:
A-Sanık ...’ın katılan ...’a yönelik yaralama eylemine ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...’ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B-Diğer hükümlere yönelik temyizlere gelince,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1-Sanık ...’a yükletilen katılan ...’a yönelik tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında katılan ...’a yönelik yaralama, tehdit ve mala zarar verme ile katılan ... "a yönelik hakaret, sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...’a yönelik mala zarar verme eylemlerinden kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyizde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Katılan ...’un soruşturma aşamasında, sanık ...’ın 10-15 kişilik bir grupla olay yerine geldiğini, ... ve bazılarının kaçtıkları sırada kendisini “bu iş böyle kalmayacak” diyerek tehdit ettiğini ileri sürmesi, yargılama sırasında ise haklarında tehdit suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen ... ve ...’ın olaya karışmadıklarını belirtmesi, sanık ...’nın olay yerine ... ve ...’le birlikte gittiklerini, atılı suçu işlemediğini savunması, dosya içerisindeki diğer beyanlarda sanık ...’nın katılan ...’u birden fazla kişiyle birlikte tehdit ettiğine dair anlatımın yer almaması karşısında, sanık ...’ın birden fazla kişiyle birlikte tehdit suçunu ne şekilde işlediği tartışılıp açıklanmadan ve delilleri de gösterilemeden yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
b-Katılan ...’un soruşturma aşamasında, sanık ...’ın, siyah renkli bir sopa ya da job çıkartarak sol kulak arkasına doğru vurduğunu, bu sırada yüzüne gelen darbenin tesiriyle, gözündeki numaralı gözlüğünün camının ve çerçevesinin kırıldığını beyan etmesi ve eylemin de bu şekilde kabul edilmesi karşında, bir fiil ile kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarının oluşması nedeniyle, sanık ...’ın hukuki durumunun, 5237 sayılı TCK"nın 44. maddesi kapsamındaki fikri içtima hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, her iki suçtan ayrı ayrı hükümler kurulması,
c-TCK"nın 61. maddesindeki ölçütler ve aynı Yasanın 3. maddesindeki "fiilin ağırlığıyla orantılı ceza verilmesi ilkesi" çerçevesinde, somut olay açıkça irdelenerek temel cezanın saptanması gerektiği gözetilmeden, maddede yer alan kelimeler tekrar edilmek suretiyle yetersiz gerekçe ile sanıklar hakkında alt sınırdan uzaklaşılarak hükümler kurulması,
d-Sanık ...’ın, hakaret eylemini haksız tahrik altında gerçekleştirdiğinin kabul edilmesi karşısında, hakaret suçunda özel tahrik hükmü olan TCK"nın 129. maddesi yerine aynı Kanunun 29. maddesinin uygulanması,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... ve ...’un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.