23. Hukuk Dairesi 2016/1911 E. , 2018/2127 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı kooperatif başkanı ... ile denetim kurulu başkanı ...gelmiş, tebligata rağmen diğer taraftan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan davalı kooperatif başkanı ile denetim kurulu başkanının sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili; taraflar arasında 11.01.1994 tarihli kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi akdettiklerini, inşaatın teslim edilmediğini, dava konusu daireler teslim edilmeyince 10.11.2003 tarihinde gecikme bedellerinin tahsili için ... 2 Asliye Hukuk Mahkemesi"nde dava açıldığını, 2010/337 esas 2011/539 karar sayılı ilamı ile davalının tazminat ödemesine karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, 10.11.2003 tarihinden sonraki alacaklarının tahsili için işbu davayı açtıklarını, sözleşmeye göre davalı kooperatifin gecikme bedeli olarak her bir bağımsız bölüm için 300 Alman markı tazminat ödemeyi taahhüt ettiğini ileri sürerek, bu durumda müvekkillerinin 6 bağımsız bölüm için 150.300 alman markı (76.847 euro) tazminat talebinde bulunduklarını, işbu tazminat bedelinin sözleşme uyarınca taraflarına ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, zaman aşımı itirazında bulunduklarını, davacıların ipoteğin fekkine yanaşmadıklarını 6 adet villanın davacılara 01.07.1997 tarihinde teslim edildiğini, teslim tarihinden bu tarafa 15 yıldan fazla zaman geçtiğini, Borçlar Kanunu hükümlerine göre talebin zamanaşımına uğradığını, zira kira alacaklarının 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların sözleşme gereği ipoteğin fekkini talep etmedikleri, bu durumun TMK"nın 2. maddesiyle düzenlenen iyi niyet kurallarıyla bağdaşmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.Arsa sahiplerince gecikme nedeniyle 10.11.2003 tarihinde açılan dava sonucunda ifanın en geç 10.01.1998 tarihinde tamamlandığı, bu tarihten önceki dava tarihine kadar olan kira tazminatı hüküm altına alınmıştır. Bu davanın yargılaması sırasında davalının ipotekle ilgili savunmaları bulunmakta olup, bu savunma ile ilgili 15.Hukuk Dairesince “ inşaatın getirildiği seviyede ipoteğin kaldırılmasının arsa sahiplerinden istendiği halde kaldırılmadığı durumda inşaatın gecikmesine sebebiyet vereceği, arsa sahiplerine atfedilebilecek bir engel durumun kanıtlanması halinde inşaat süresini etkileyeceği kabul edilerek gecikme tazminatının hesaplanması gerekeceği, bilirkişiden ek rapor alınması gerekeceğinden“ bahisle bozulmuş, bozma üzerine ek rapor alınarak inşaat seviyesi belirlenmiştir. Bu rapor doğrultusunda verilen karar ise Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.Bu nedenle ...2.AHM 2010/337 esas, 2011/539 karar sayılı tespit dosyasında inşaat seviyesi 01.03.1998 tarihinde kesin halini almıştır.Bu davada, davacıların 10.11.2003 tarihine kadar kira tazminatı aldıkları kabullerindedir. Bu tarihten sonraki kira alacakları ihtilaflıdır.
Bu durumda mahkemece, davalının zamanaşımı ve tespite ilişkin savunmaları de göz önünde bulundurularak, deliller toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, kesin hükmü bertaraf edecek şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmayan davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, kararın tebliğinen itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.