Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/3659 Esas 2016/9251 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/3659
Karar No: 2016/9251
Karar Tarihi: 09.05.2016

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/3659 Esas 2016/9251 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, tehdit suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Temyiz isteği reddedilmiş ve mahkumiyet hükmü onanmıştır. Ancak sanığa verilen hapis cezasının infaz rejimi ile ilgili bir hata yapılmıştır. Sanığın kişiliği ve sosyal durumu nedeniyle yükümlülük yüklenmesi ve uzman kişi görevlendirilmesi için bir karar verilemeyeceği belirtilerek bu kısım düzeltilmelidir. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 51/6, 4 ve 5. fıkraları ile 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesi incelemeye alınmıştır.
4. Ceza Dairesi         2014/3659 E.  ,  2016/9251 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilen hapis cezasının ertelenmemiş olması, 5275 sayılı Kanun"un 108. maddesi gereğince denetimli serbestlik yükümlülüklerini belirlemenin ise infaz hakimine ait olduğu gözetilmeden, infazda karışıklığa neden olacak şekilde "b/ Dosya kapsamından anlaşılan kişiliği ve sosyal durumu nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 51/6. maddesi uyarınca sanığa, aynı maddenin 4 ve 5. fıkraları uyarınca yükümlülük yüklenmesine ve uzman kişi görevlendirilmesine takdiren yer olmadığına" karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak,
Hükmün fıkrasının 7 numaralı kısmında yer alan "b/ Dosya kapsamından anlaşılan kişiliği ve sosyal durumu nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 51/6. maddesi uyarınca sanığa, aynı maddenin 4 ve 5. fıkraları uyarınca yükümlülük yüklenmesine ve uzman kişi görevlendirilmesine takdiren yer olmadığına" ibaresinin çıkartılması biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hüküm, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 09/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.