Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/617
Karar No: 2021/596
Karar Tarihi: 05.10.2021

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/617 Esas 2021/596 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalının iflas yoluyla ilamsız icra takibi başlattığını ve haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, borç miktarının mahkeme veznesine depo edilmemesi nedeniyle davanın kabul edilerek davalının iflasına karar vermiştir. Ancak, davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması süresinde yanıltıldığının tespitiyle, istinaf dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek karar bozulmuştur. İİK'nın 158. ve 177. maddeleri uyarınca söz konusu bedelin mahkeme veznesine depo edilmesi talep edilmiştir.
6. Hukuk Dairesi         2021/617 E.  ,  2021/596 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : Ankara12. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı aleyhine Ankara 31. İcra Müdürlüğünün 2015/18739 E. sayılı dosyasında iflas yoluyla ilamsız icra takibi başlattığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettikleri ve takibin durdurulduğunu ileri sürerek, itirazın kaldırılmasına ve takibin devamına, borcun ödenmemesi halinde İİK’nın 177. maddesi gereğince davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, icra takibi doğrultusunda kapak hesabı yaptırılarak İİK’nın 158. maddesi uyarınca davalıdan söz konusu bedelin mahkeme veznesine depo edilmesinin talep edildiği, usulüne uygun ihtara rağmen borç miktarının mahkeme veznesine depo edilmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalının iflasına karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi"nce gerekçeli kararın davalı vekiline 30.05.2019 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen yasal 10 günlük süreden sonra 12.06.2019 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurulduğu gerekçesiyle istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Anayasa Mahkemesi"nin 26.02.2015 tarih ve 2013/3954 Başvuru sayılı kararında;
    ""Mahkemeye erişim hakkı adil yargılanma hakkının en temel unsurlarından biridir. Mahkemeye ulaşmayı aşırı derecede zorlaştıran ya da imkânsız hale getiren uygulamalar mahkemeye erişim hakkını ihlâl edebilir. Bununla birlikte dava açma ya da kanun yollarına başvuru için belli sürelerin öngörülmesi, bu süreler dava açmayı imkânsız kılacak ölçüde kısa olmadıkça hukuki belirlilik ilkesinin bir gereğidir ve mahkemeye erişim hakkına aykırılık oluşturmaz. Ne var ki öngörülen süre koşullarının açıkça hukuka aykırı olarak yanlış uygulanması ya da yanlış hesaplanması nedeniyle kişiler dava açma ya da kanun yollarına başvuru hakkını kullanamamışsa mahkemeye erişim hakkının ihlâl edildiğinin kabulü gerekir (B. No: 2013/1718, 2/10/2013, § 27).
    Anayasa Mahkemesi, mahkemelerce kanun yolu sürelerinin yanlış yazılması nedeniyle tarafların yanıltılması halinde hak ihlalinin oluştuğuna karar vermekle birlikte tazminata ilişkin talepleri "Yargıtay tarafından hak ihlalinin bu aşamada giderilmesi mümkün bulunduğu" gerekçesiyle reddedilmektedir. Bu gerekçe mahkemeler tarafından kanun yolu bakımından yanıltılan tarafın belirlenen süre içinde Kanun yoluna başvurulduğu takdirde Yargıtay tarafından inceleme yapılmasının mümkün olduğuna işaret etmektedir. Bu nedenlerle Kanun yolu denetimi yapan istinaf mahkemeleri ve Yargıtay"ın mahkemenin belirlediği sürede kanun yoluna başvurulması halinde istinaf incelemesi veya temyiz incelemesi yapması gerekir.
    Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesi"nce iflas davası hakkında verilen hükmün istinaf yoluna başvuran davalı vekiline 30.05.2019 günü tebliğ edildiği ve davalı vekilince, istinaf yoluna başvurma dilekçesinin İİK"nın 164. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre geçirildikten sonra, fakat 2 hafta içerisinde 12.06.2019 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece gerekçeli kararda istinaf süresinin 2 hafta olarak belirlendiği, bu sürenin genel hükümler çerçevesinde belirlenen ve Kanunda yazılı olan bir süre olup, tarafın yanılmasına sebep olabilecek mahiyette bulunması sebebiyle mahkemenin, tarafı Kanun yolu süresi bakımından yanıltmış olması karşısında davalı vekilinin istinaf isteminin süresinde olduğunun kabulünde zorunluluk vardır. Bu nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulüyle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi"nin, istinaf isteminin süre yönünden reddine ilişkin 17.07.2019 tarih ve 2019/1734 E., 2019/1213 K. sayılı kararının bozulmasına, istinaf incelemesi yapılmak üzere dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin, istinaf isteminin süre yönünden reddine ilişkin 17.07.2019 tarih ve 2019/1734 E., 2019/1213 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, istinaf incelemesi yapılmak üzere dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
    05.10.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi