Esas No: 2017/996
Karar No: 2018/203
Karar Tarihi: 14.02.2018
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/996 Esas 2018/203 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki "istirdat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 21/02/2013 gün ve 2010/368 E., 2013/48 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davalı vekili ile ihbar olunanlar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 24/10/2013 gün ve 2013/11714 E., 2013/14812 K. sayılı bozma kararı ile:
"... Dava, turizm teşvik belgeli tesisin (Nisan 2008-Haziran 2010) tarihleri arasında kullandığı elektriğin bedelinin 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanununun 16.maddesine göre aykırı şekilde ticarethane tarifesi üzerinden ücretlendirilmesi nedeniyle yapılan fazla ödemenin istirdadı istemine ilişkindir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, 2006/10921 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 16.07.2009 tarih ve 2009/15199 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Hazine yardımının kaldırıldığını, ancak daha sonra 2010/428 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Hazine yardımının geçmişe yönelik olarak tekrar başladığını, davacının Kültür ve Turizm Bakanlığına başvurarak tarife farkından kaynaklanan alacağını alabileceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu"nun 16.maddesine göre Turizm belgeli yatırım ve işletmelerin elektrik bedelini en düşük tarifeden ödeyeceklerinin öngörüldüğü, bu nedenle davalı tarafça ticarethane tarifesi üzerinden yapılan faturalandırmanın kanuna aykırı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Turizm Teşvik Kanunu"nun 16.maddesi yürürlükte olmakla birlikte, Bakanlar Kurulu"nun 24.05.2010 tarihli Turizm Belgeli Yatırım ve İşletmelere Elektrik Enerjisi Desteği Hakkında Kararı 29.06.2010 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kararda Kültür ve Turizm Bakanlığından "Turizm Yatırım Belgesi" veya "Turizm İşletme Belgesi" almış yatırım ve işletmelerin tükettikleri elektrik enerjisi bedellerinin bir kısmının bütçeden karşılanmasının usul ve esasları düzenlenmiştir. Kararın 16.07.2009 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinden itibaren yürürlüğe gireceği bu kararın 8. maddesinde öngörülmüştür.
Bu durumda 16.07.2009 tarihinden önce Turizm Teşvik Kanunu"nun 16.maddesine aykırı olarak yüksek tarifeden tahsil olunan enerji bedellerinin davalıdan avans faizi ile birlikte tahsili gerekmektedir. Ancak 16.07.2009 tarihinden sonraki enerji bedellerinin ise davalıdan talep edilemeyeceği, anılan Bakanlar Kurulu Kararında öngörülen usul ve esaslara göre ..."ndan talep edilebileceği kabul edilmelidir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan hukuki esaslar gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır..."
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkili şirketin sahibi olduğu otelin turizm işletme belgesine sahip bir tesis olduğunu, elektrik tüketim faturalarının yürürlükteki Turizmi Teşvik Kanunu"nun 16. maddesi uyarınca en düşük sanayi tarifesi üzerinden tahakkuk ettirilmesi gerekirken, ticarethane tarifesi üzerinden ücretlendirme ile 2008 yılının Nisan ayından 2010 yılı Haziran ayına kadar fazla tahsilat yapıldığını, elektrik kesintisine sebebiyet vermemek için faturaların ödendiğini ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile şimdilik 10.000,00 TL alacağın her bir faturanın ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında istemini 17.426,87 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, ayrıca teşvik indirimi konusunda yeni düzenlemelerin yapıldığını, bu düzenlemeler uyarınca 16/07/2009 tarihine kadarki enerji desteği ödemelerinin Hazinece, bu tarihten sonraki ödemelerin ise 2010/428 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre Kültür ve Turizm Bakanlığınca yapıldığını, davacının ilgili yerlere başvurarak indirim bedelini tahsil etme imkânı varken dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava ... ile Hazine Müsteşarlığına ihbar edilmiş, ihbar olunanlar vekili teşvik indirimine ilişkin alacağın muhatabının ... olduğunu, davalı şirketin borçlu sıfatının bulunmadığını, alacağın tahsili için davacının öncelikle Bakanlığa müracaat etmesi, isteminin reddi hâlinde ise idari yargı yerinde dava açması gerektiğini, idari başvuruları yapmadan doğrudan dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, kanundan doğan bir alacak için avans faizi de istenemeyeceğini belirterek davanın görev, hukuki yarar ve pasif ehliyet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir.
Yerel Mahkemece, turizm işletme belgesine sahip yerlerin elektrik tüketim bedellerinin düşük tarife üzerinden hesaplanıp ödeneceğinin Turizmi Teşvik Kanunu"nun 16. maddesi gereği olduğu, yasa maddesinde başkaca bir şart öngörülmediği, anılan yasal düzenlemenin hâlen yürürlükte olduğu, yasaya aykırı bir şekilde idari işlem tesisinin mümkün bulunmadığı, bu nedenle davacının davadan önce herhangi bir idari makama başvurmadan fazla tahsilatı yapan davalıya karşı dava açabileceği gerekçesiyle ıslah edilen miktarı üzerinden davanın kabulüne ve toplam 17.426,97 TL alacağın her bir faturanın ödeme tarihinden itibaren değişen oranlardaki avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Karar davalı ile ihbar olunanlar vekillerince temyiz edilmiş, Özel Dairece yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuştur.
Mahkemece, önceki gerekçeler ve istirdat davalarında husumetin fazla tahsilatı yapan tarafa düşeceği gibi davalı şirketin fark bedellerini ödeme yükümlülüğü olan Kültür ve Turizm Bakanlığına rücu imkânının bulunduğu gerekçesi ile direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararını davalı vekili ile ihbar olunanlar vekili temyiz etmiştir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; turizm teşvik belgeli işletmeye ait elektrik tüketim bedellerinin sanayi tarifesi yerine ticarethane tarifesi üzerinden tahakkuk ve tahsil edilmiş olması nedeniyle her iki tarife arasındaki fark bedellerinin istirdadı amacıyla açılan davada, 16/07/2009 tarihinden sonraki dönem için davacının abonesi olduğu davalı şirketten talepte bulunup bulunulamayacağı, diğer bir anlatımla anılan tarihten sonraki fark bedelleri için talebin tahsilatı yapan elektrik dağıtım şirketine mi, yoksa Kültür ve Turizm Bakanlığına mı yöneltilmesi gerektiği noktasında toplanmaktadır.
I-İhbar olunanlar ... ile ... vekilinin temyizi bakımından yapılan incelemede;
Hemen belirtmek gerekir ki, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 61. (HMUK "nın 49.) maddesinde, görülmekte olan bir davanın sonucundan hukuki yararı bir şekilde etkilenecek olan kişi ya da kişilerin davadan haberdar olmasını sağlamak amacıyla "davanın ihbarı" kurumu düzenlenmiş ve bu şekilde dava kendilerine ihbar edilen üçüncü kişi ya da kişilerin isterlerse davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılma (müdahil olma) olanağı sağlanmıştır ( HMK m. 63., HMUK m. 50.). Diğer bir anlatımla ihbarla, davanın tarafı olmayan üçüncü bir kişiye müdahale edebileceği bir davanın açılmış ve görülmekte olduğu bildirilir.
Davanın ihbarı üzerine üçüncü kişi hareketsiz kalabileceği gibi davaya ferî müdahil olarak da katılabilir. Ancak, bunun için üçüncü kişinin ferî müdahale talebinde bulunması gerekir. Sırf duruşmaya katılması ya da beyan dilekçesi vermesi ferî müdahil sıfatını alması yeterli değildir.
Somut olayda, ihbar olunanlar vekili beyan dilekçesi sunarak duruşmalara katılmış ise de herhangi bir müdahale isteminde bulunmamış, hatta 11/04/2011 tarihli dilekçesinde davaya müdahale taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Bu durumda, davada taraf sıfatı ve müdahale talebi olmayan ihbar olunanların direnme hükmünü temyiz haklarının bulunduğundan söz edilemez.
O hâlde, yukarıda açıklanan nedenle ihbar olunanlar vekilinin temyiz isteminin reddi gerekir.
II-Davalı ...Ş vekilinin temyizine gelince;
Bilindiği üzere, 2634 Sayılı Turizmi Teşvik Kanunu"nun 16. maddesi "Turizm belgeli yatırım ve işletmeler elektrik, gaz ve su ücretlerini o bölgedeki sanayi ve meskenlere uygulanan tarifelerden en düşüğü üzerinden öderler." hükmünü içermektedir.
Ne var ki, 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"un 1. maddesinde:
"Genel bütçeye dahil daireler ile katma bütçeli idareler, bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan fonlar, kefalet sandıkları, sosyal güvenlik kuruluşları, genel ve katma bütçelerin transfer tertiplerinden yardım alan kuruluşlar, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile müesseseleri, il özel idareleri ve belediyeler ile bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, özel bütçeli kuruluşlar, özelleştirme işlemleri tamamlanıncaya kadar, 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanuna tabi kuruluşlar ve özel hukuk hükümlerine tabi, kamunun çoğunluk hissesine sahip olduğu kuruluşlar, kamu banka ve kuruluşları ile bunlara bağlı iş yerleri ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca üretilen mal ve hizmet bedellerinde işletmecilik gereği yapılması gereken ticari indirimler hariç herhangi bir kişi veya kuruma ücretsiz veya indirimli tarife uygulanmaz.
Belediyeler ile bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, toplu taşım hizmetlerinde malul, yaşlı, öğrenci ve basın kimlik kartı sahiplerine indirim uygulamaya yetkilidirler.
24/02/1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun, 03/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve 12/04/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun ücretsiz veya indirimli tarife uygulanması ile ilgili hükümleri saklıdır.
Bakanlar Kurulu birinci fıkra hükmünden muaf tutulacak kişi veya kurumları tespit etmeye yetkilidir.
Bu Kanunun yayımı tarihinden önce üçüncü fıkrada belirtilen kanunlar dışında; kanun, kanun hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik, genelge ve benzeri düzenleyici işlemler ile diğer idari işlemlerle tesis edilmiş bulunan ücretsiz veya indirimli tarife uygulamalarına 31/12/2001 tarihinden itibaren son verilir." şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Görüleceği üzere bu düzenleme ile 31/12/2001 tarihinden itibaren kanunda sayılan istisnalar dışında indirimli tarife uygulamalarına son verilmiş, birinci fıkra hükmünden muaf tutulacak kişi ya da kurumları belirlemek üzere de Bakanlar Kuruluna yetki verilmiştir.
4736 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile verilen yetki üzerine 23/05/2002 gün ve 24763 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulunun 12/04/2002 gün ve 2002/4100 sayılı Kararı ile indirimli tarifeden yararlanacak kişi ve kurumlar düzenlenmiş ve anılan kararın 2. maddesinde "Aşağıda belirtilen elektrik abone grubunda yer alan Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş veya Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş müşterisi kişi ya da kurumlar, bu Kararın 3" üncü maddesinde belirtilen koşullar çerçevesinde 4736 sayılı Kanunun 1" inci maddesinin birinci fıkrası hükmünden muaftır." denildikten sonra, 2. maddenin (b) bendinde 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu"nun 16. maddesi uyarınca turizm belgeli yatırım ve işletmelerin de indirimli tarifeden yararlanacağı, 3. maddesinin (b) bendinde ise "2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu"nun 16" ıncı maddesine göre turizm belgeli yatırım ve işletmelere, belgenin geçerlilik süresinin belirtilmesi kaydıyla onaylı belgelerini ibraz ettikleri takdirde, şantiye dönemi de dahil olmak üzere o bölgedeki mesken ve sanayi abonelerine uygulanan tarifelerden en düşüğü üzerinden elektrik enerjisi verilir. " denilmiştir.
Ancak, daha sonra 29/06/2010 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulunun 24/05/2010 tarih ve 2010/478 sayılı kararı ile yukarıda bahsi geçen 2002/4100 sayılı Kararın turizm belgeli yatırım ve işletmelerle ilgili olan 2. maddesinin (b) bendi ile 3. maddesinin (b) bendi yürürlükten kaldırılmış ve Kültür ve Turizm Bakanlığından turizm yatırım belgesi veya turizm işletme belgesi almış olan yatırım veya işletmelerin tükettikleri elektrik enerjisi bedellerinin bir kısmının bütçeden karşılanmasına ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir.
Bakanlar Kurulunun Turizm Belgeli Yatırım ve İşletmelere Elektrik Enerjisi Desteği Hakkındaki 2010/478 sayılı Kararının "Tanımlar" başlıklı 2. maddesinde, kararda geçen "Bakanlık" ibaresinin "Kültür ve Turizm Bakanlığını" ifade ettiği belirtildikten sonra 3. maddesinde "Elektrik enerjisi desteği miktarı, Bakanlıkça belgelendirilmiş turizm yatırımları veya işletmelerinde, şantiye dönemi dâhil tüketilen elektrik enerjisi giderlerinin; tesisin bulunduğu ildeki mesken ve sanayi abonelerine uygulanan tarifelerden en düşüğü ile kendi abone grubuna uygulanan tarife arasındaki fark kadardır. Elektrik enerjisi desteği ödemeleri, Bakanlık bütçesine konulacak ödenekten karşılanır." hükmüne yer verilmiştir.
16/07/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe giren Kararın 4. maddesinde elektrik enerjisi giderlerine ilişkin farkın Bakanlıkça karşılanabilmesi için turizm belgeli yatırım ve işletme sahiplerinin madde kapsamında belirtilen bilgi ve belgelerle birlikte İl Kültür ve Turizm Müdürlüklerine başvurmaları gerektiği, ödemeye hak kazanan firmaların il müdürlükleri tarafından yapılan incelemeler neticesinde tespit edileceği, nihai değerlendirme sonucunda da enerji desteği almaya hak kazanan firmaların ödemelerinin Kültür ve Turizm Bakanlığınca banka hesaplarına aktarılacağı düzenlenmiştir.
Yukarıdan beri açıklanan tüm bu düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, Bakanlar Kurulunun 2002/4100 sayılı Kararında turizm belgeli yatırım ve işletmelerin elektrik enerjisinin şantiye dönemi de dahil olmak üzere o bölgede uygulanan en düşük tarife üzerinden sağlanacağına karar verilmiş iken, 2010/478 sayılı Kararla bu işletmeler hakkındaki indirimli tarife uygulaması yürürlükten kaldırılmış ve her iki tarife arasındaki farkın enerji desteği olarak Bakanlık bütçesinden ödeneceği kararlaştırılmıştır.
Bu durumda enerji desteği ödemesinin 16/07/2009 tarihinden itibaren Kültür ve Turizm Bakanlığınca yapılacağı ve ilgililerin banka hesaplarına aktarılacağı oldukça açıktır.
O hâlde, mahkemece bu tarihten sonraki dönemde tarife farkından kaynaklanan alacaklar nedeniyle davalı şirketten bir talepte bulunulamayacağı, 16/07/2009 tarihinden sonraki dönem için Bakanlar Kurulunun 2010/478 sayılı Kararında gösterilen usul ve esaslar çerçevesinde Kültür ve Turizm Bakanlığından tarife farkı kadar elektrik enerjisi desteği talep edilebileceği gözetilerek bir karar verilmelidir.
Hâl böyle olunca Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: 1-Yukarıda (I) numaralı bentte gösterilen nedenlerle ihbar olunanlar ... ile ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE,
2- Yukarıda (II) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davalı ...Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Geçici 3. maddesine göre uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek hâlinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, aynı Kanun"un 440. maddesi uyarınca tebliğden itibaren on beş günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.02.2018 gününde oy birliği ile karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.