Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17243
Karar No: 2017/3417
Karar Tarihi: 27.04.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/17243 Esas 2017/3417 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/17243 E.  ,  2017/3417 K.

    "İçtihat Metni"



    Taraflar arasındaki ipoteğin terkini davasının yapılan yargılaması sonunda davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılardan asil ... ile davacılar vek. Av. ... ve davalı vek. gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı asil ile taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, dava dışı ile davalı bankanın şubesinden kullandığı krediyi müvekkilinin müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, müvekkilinin kredi borcunu ödeyip, davalı banka ile alacağın temliki sözleşmesi yaptığını, dava dışı asıl borçlu şirketin taşınmazı üzerine davalı banka lehine ipotekler tesis edildiğini, söz konusu ipotekli taşınmazın üzerindeki yükümlülükler ile birlikte davacı şirketçe satın alındığını, müvekkili ..."nin tüm talep ve girişimlerine rağmen bankanın taşınmaz üzerindeki ipoteği fek etmediğini, ipotekle teminat altına alınmış banka alacağı bulunmadığını iddia ederek, dava konusu taşınmaz üzerinde banka lehine olan 22.05.2003 tarih 842 yevmiye sayılı 2. dereceden 100.000 TL bedelli ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, yetki itirazı ile birlikte davacılardan ..."nin taşınmaz maliki olmayıp husumet ehliyeti bulunmadığını, tapu malikinin müvekkili bankadan talebi olmadığını, davacılar tarafından ipotek fekkine yönelik gerekli olan masrafların da bankaya yatırılmadığını, yine ipoteğe bağlı krediye ödeme yapan dava dışı ibraname alınmadığını, bu nedenle davacı ..."nin yaptığı sözleşme dışında kalan ipoteklerin fekkini davalı bankanın gerçekleştirmesinin hukuken mümkün olmadığını, temlik sonrasında ..."nin müvekkilini ibra ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, dava konusu taşınmazların malikinin davacı şirket olduğu, taşınmaz üzerinde davalı banka lehine 22.05.2003 tarih ve 842 yevmiye nolu 100.000 TL bedelli ikinci derecede ipotek kaydının bulunduğu, bu ipoteğin önceki malik ve diğer davacı ..."nin banka ile olan ilişkisine istinaden meydana getirildiği ilk malik ile banka arasındaki ipotek ilişkisinin sona ermesine ve tüm başvurulara rağmen banka tarafından ipoteğin terkin işleminin yaptırılmadığı, bu nedenle ancak mahkeme kararı ile terkinin mümkün olduğu, fiilen biten ipotek ilişkisi ile ilgili kaydın terkini gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar yararına takdir edilen 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27/04/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY YAZISI


    Dava ipoteğin fekkine ilişkindir.
    Davalı dava konusu ipoteğin lehtarı iken bu ipotekle teminat altına alınan borcun davacılardan kefil ... tarafından ödenmesi üzerine düzenlenen alacak temlik sözleşmesiyle alacak ve alacağın teminatı olan dava konusu ipotek hakkı davacı ..."ye devredilmiştir.
    Davacı dilerse bu ipoteği paraya çevirebilir, dilerse ipoteği fek ettirebilir.
    Bu itibarla TBK"nun 596. maddesi gereğince ipotek haklarını borcu ödeyen kefile devreden davalı bankanın artık devrettiği ipotek üzerinde tasarruf hakkının kalmadığı ve bundan dolayı da davalı bankaya iş bu dava nedeniyle husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığı açıktır.
    Açıklanan nedenlerle yerel mahkemece davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesini doğru bulmadığından saygıdeğer çoğunluğun onama kararına muhalifim. 27.04.2017


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi