Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/25508 Esas 2018/4588 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/25508
Karar No: 2018/4588
Karar Tarihi: 17.04.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/25508 Esas 2018/4588 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı emlakçı ile davalı arasında yapılan tellallık sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalı tarafından haksız itiraz edildiği için davacı, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talebiyle dava açmıştır. Ancak davacının dayandığı sözleşme davacı ile başka bir şahıs arasında imzalanmıştır ve Borçlar Kanunu gereğince sözleşmenin yazılı şekilde yapılması ve iki tarafın da imzasının yer alması gerekmektedir. Bu nedenle, mahkemece sözleşmenin geçersiz olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir. Yazılı gerekçe ile verilen hüküm usul ve yasaya aykırıdır ve bu nedenle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu madde 404/son, HUMK madde 440/III-1.
13. Hukuk Dairesi         2015/25508 E.  ,  2018/4588 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı emlakçı, davalı ile 25.05.2013 tarihinde tellallık sözleşmesi akdettiğini, davacının alıcı ile satıcı arasında sözleşmeden vazgeçildiğini zannettiğini, ancak dava dışı satıcı ile davalı alıcının davacıya komisyon bedelini ödememek amacıyla, davacıyı devre dışı bırakarak satımı gerçekleştirdiklerini öğrendiklerini, hizmet bedelinin talebe rağmen ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tellallık sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Davacının dayandığı 25.03.2013 tarihli belge incelendiğinde, alıcı kısmının altında davalının isminin yer aldığı fakat imza olarak “Serkan” ismi ile imzalandığı anlaşılmaktadır. Borçlar Kanununun 404/son maddesi gereğince tellallık sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması ve iki tarafın da imzasının yer alması geçerlilik koşulu olup, dayanak sözleşmenin davacı ile dava dışı şahıs arasında imzalanmış olması nedeniyle sözleşmenin geçerli olduğunun kabulü mümkün değildir. O halde, mahkemece, bu husus değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı gerekçe ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.