11. Hukuk Dairesi 2018/1211 E. , 2019/5733 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi"nce verilen 01/12/2015 gün ve 2014/370 - 2015/332 sayılı kararı onayan Daire"nin 04/12/2017 gün ve 2016/4982 - 2017/6850 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait "GODIVA" markasının dünyaca meşhur ve maruf olduğunu, değişik ülkelerde tescili bulunduğunu, müvekkilinin 2013/60791 nolu "GODİVA" ibareli marka başvurusunun davalı şirkete ait markalar mesnet gösterilerek 556 sayılı KHK’nın 7/1-b maddesi gereğince reddedildiğini, bu karara yapılan itirazın da reddedildiğini, davalı markasından on yıldan fazla bir zaman önce müvekkilinin markasının Türkiye’de tescilli olduğunu, davalı markasının müvekkilinin markasının tanınmışlığından yararlanmak amacıyla tescil edildiğini, Paris Sözleşmesi"nin 1. mükerrer 6. maddesine göre müvekkilinin tanınmış markasının ülkemizde tescil ettirme hakkının garanti altına alındığını, davalı TPMK’nin müvekkilinin markasının tanınmış marka olduğunu değişik kararlarında kabul ettiğini, markayı haksız yere tescil ettiren davalının kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, TPMK YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin 43. sınıfta hizmet verdiğini ve restaurant işi yaptığını, davacının "GODIVA" markalarının ise yalnızca 30 ve 35. sınıflarda tescilli olduğunu, davacı tarafın tanınmışlığının çikolata sektöründe olduğunu, müvekkilinin kötüniyetli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, markalar arasında KHK 7/1-b maddesi anlamında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olup iltibas tehlikesi olduğu, TPMK YİDK kararının iptal şartlarının oluşmadığı, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle, davanın davalı TPMK yönünden esastan, diğer davalı yönünden husumetten reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 17,70 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 24/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.