Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/3039
Karar No: 2021/2463
Karar Tarihi: 17.11.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3039 Esas 2021/2463 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3039
Karar No : 2021/2463


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 30/12/2020 tarih ve E:2019/3400, K:2020/3917 sayılı kararının, davacı tarafından "geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulması" talebinin reddine ilişkin kısmı ile lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Vergi müfettiş yardımcısı olarak görev yapan davacı tarafından; "vergi müfettişi" kadrosuna atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin; 31/10/2011 tarih ve 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin "Atanma" başlıklı 34. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; "Yeterlik sınavında başarı gösterenler vergi müfettişi olarak atanırlar." düzenlemesinin iptali ile vergi müfettişliği kadrosuna atanmaya hak kazandığını ileri sürdüğü tarihten itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine, geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulmasına ve vergi müfettişliğine atanmaya hak kazandığı tarihten itibaren yardımcı kadrosunda çalıştığı sürelerin vergi müfettişi kadrosunda çalışılmış sayılmasına karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 30/12/2020 tarih ve E:2019/3400, K:2020/3917 sayılı kararıyla;
31/10/2011 tarih ve 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin dava konusu "Atanma" başlıklı 34. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; "Yeterlik sınavında başarı gösterenler vergi müfettişi olarak atanırlar." düzenlemesinin iptal istemi yönünden;
Dava konusu Yönetmelik'in hukuki denetiminde esas alınacak dayanak norm olarak kabul edilen 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin -dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan haliyle- Ek 32. maddesinin üçüncü fıkrasında; " ... Yeterlik sınavında başarılı olanlar Vergi Müfettişi olarak atanırlar. .." hükmünün yer aldığı,

Bir hiyerarşik normlar sistemi olan hukuk düzeninde, alt düzeydeki normların, yürürlüklerini üst düzeydeki normlardan aldığı,
Yönetmeliğin dava konusu edilen düzenlemesinin, dayanağı olan Kanun Hükmünde Kararname'de yer verilen hükümlerle aynı nitelikte olduğu; kendisinden daha üst konumda bulunan ve dayanağını oluşturan norma aykırı veya bunu değiştirici, daraltıcı nitelikte bir hüküm getirmediği; idarenin, mevzuat yapma konusunda sahip olduğu takdir yetkisini, kamu yararı ve hizmet gereklerini gözeterek üst hukuk normlarına aykırı olmayacak şekilde kullandığı, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı,
Davacının, "vergi müfettişi" kadrosuna atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kalınan parasal haklarının ödenmesi istemi yönünden;
Vergi müfettiş yardımcılığı giriş sınavında başarılı olarak anılan kadroya ataması yapılan vergi müfettiş yardımcılarının, fiilen üç yıl çalışmaları ve yardımcılık döneminde performans değerlendirmesine göre başarılı olmaları kaydıyla, yeterlik sınavına katılmaya hak kazanacakları,
Yazılı ve sözlü kısımlardan oluşan yeterlik sınavına tabi tutulan vergi müfettiş yardımcılarının, bu sınavda başarı göstermeleri durumunda, müfettişlik kadrolarına atamalarının öngörülmüş olduğu dikkate alındığında; yeterlik sınavında başarılı olan davacının, vergi müfettişiliğine atanma hususunda haklı beklenti içerisine girdiği; ancak, aradan geçen zamana rağmen müfettişlik kadrosuna atanmadığı,
Bu durumda, hem bireylerin tüm eylem ve işlemlerde devlete güven duyabilmesi ilkesini ifade eden hukuki güvenlik ilkesine; hem de idarenin yaptığı iş ve eylemlerde makul süre içerisinde hareket ederek bireylerin mağduriyetini engelleme işlevi olan hukuki belirlilik ilkesine aykırı olacak şekilde; aradan uzun bir süre geçmesine karşın davacının vergi müfettişi olarak atanmadığının anlaşılması karşısında, vergi müfettiş yardımcısı olarak görev yapan davacının "vergi müfettişi" kadrosuna atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı,
Ancak, davacının, yargılama devam ederken 06/11/2019 tarih ve 30940 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2019/374 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile vergi müfettişi kadrosuna atamasının yapıldığının anlaşıldığı, davacının atamasının yapılması isteminin reddine ilişkin işlem yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle bu kısım hakkında karar verilmesine yer bulunmadığı,
Bununla birlikte, dava konusu bireysel işlemin hukuka aykırı olduğunun tespit edilmiş olması karşısında, Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrasında öngörülen "İdare kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür." kuralı uyarınca; anılan işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiği,
Öte yandan, davacının vergi müfettişliğine atanması için davalı idareye başvurduğu ve böylece dava konusu işlemin tesisine yol açtığı tarihin, vergi müfettişi kadrosuna ilişkin parasal hak kayıplarının ve buna ilişkin faizin hesaplanmasına da başlangıç teşkil edeceği,
Bu itibarla, davacının, dava konusu işlem nedeniyle oluşan parasal kayıplarının idareye başvuru tarihi olan 09/07/2019 tarihinden itibaren ve yine bu tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi; buna karşılık, başvuru tarihinden öncesine yönelik parasal hak talebinin ise reddi gerektiği,
Davacının, geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin, 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulmasına karar verme istemleri yönünden;
Davacıya yapılacak ücret ve tazminat ödemelerinin, maddelerin yürürlük tarihinden sonra anılan hükümlere göre yapılacağı; öte yandan davacının anılan maddenin yürürlüğe girmesinden sonra, 09/10/2012 tarihinde vergi müfettiş yardımcısı olarak göreve başladığı göz önüne alındığında; mali hakları yeni sisteme, yani 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesine göre belirlenen davacının, 15/01/2012 tarihinden önceki mevzuat hükümlerinden, yani eski maaş sisteminden ve geçmişe dönük hakları koruma altına alan geçiş hükümleri içeren Geçici 12. maddeden yararlandırılması mümkün olmadığından, davacının bu yöndeki isteminin yerinde görülmediği,
Davacının "atamaya hak kazandığı tarihten atamasının yapılacağı tarihe kadar oluşan maaş farklarının ve yasal faizlerinin Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarih ve E:2017/141, K:2017/123 sayılı iptal kararı ve mevzuat hükümleri doğrultusunda ödenmesi" istemi yönünden;
Davacının başvuru dilekçesinde, "atamaya hak kazandığı tarihten atamasının yapılacağı tarihe kadar oluşan maaş farklarının ve yasal faizlerinin Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarih ve E:2017/141, K:2017/123 sayılı iptal kararı ve mevzuat hükümleri doğrultusunda ödenmesi" de istenilmiş ise de; anılan kararda söz edilen kuralların "müfettiş" ibaresini de kapsayacak şekilde hükme bağlandığı 6745 sayılı Kanun'un 07/09/2016 tarihinde yürürlüğe girdiği, başka bir ifadeyle Anayasa Mahkemesi kararında bahsi geçen kuralların anılan iptal kararından önce, kanun hükmü ile yeniden düzenlendiği göz önüne alındığında, davacıya yapılacak ödemelerde Anayasa Mahkemesi kararının esas alınmasına imkân bulunmadığı, davacının bu yöndeki isteminin de reddi gerektiği,
Vekalet ücreti yönünden;
Davanın, davacı asil tarafından açıldığı, savunma dilekçesi, yürütmenin kısmen durdurulmasına ilişkin karar ve bu karara itiraz üzerine verilen kararın davacı asile tebliğ edildiği, avukat tarafından dava dosyasına 20/03/2020 havale tarihli "Sunulan vekaletnameye istinaden UYAP sistemine davacı vekili olarak kaydedilmesi" istemli dilekçe sunulduğu, ancak dosyanın esasını etkileyebilecek, yahut davacı lehine bir hak doğurabilecek bilgi veya belgenin dava dosyasına sunulmadığı, vekilin dava aşamalarında herhangi bir katkısının olmadığı, davaya katkısı bulunmayan avukat lehine Tarife uyarınca vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gerekçesiyle,
Düzenleyici işlemin iptali istemi yönünden davanın reddine, davacının, "vergi müfettişi" kadrosuna atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlem hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal haklarının davalı idareye başvuru tarihi olan 09/07/2019 tarihinden itibaren ve yine bu tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, istemin başvuru tarihinden öncesine yönelik kısmının reddine, davacının, geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulmasına ve vergi müfettişliğine atanmaya hak kazandığı tarihten itibaren yardımcı kadrosunda çalıştığı sürelerin vergi müfettişi kadrosunda çalışılmış sayılmasına karar verilmesi istemlerinin reddine, davacının "atamaya hak kazandığı tarihten atamasının yapılacağı tarihe kadar oluşan maaş farklarının ve yasal faizlerinin Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarih ve E:2017/141, K:2017/123 sayılı iptal kararı ve mevzuat hükümleri doğrultusunda ödenmesi" isteminin reddine, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Hukukun temel ilkelerinden biri olan kazanılmış hakların korunması ilkesi gereği, kanun hükümlerinin yayımı tarihinden sonraki olay ve işlemlere uygulanmasının gerektiği, 375 sayılı KHK'nın Geçici 12. maddesi ile anılan kadrolar için eski ödeme kalemleri ile yeni ödeme kalemleri arasında olumsuz fark olduğunda söz konusu kanunun yürürlük öncesi hükümlerinin uygulanacağının düzenlendiği, vergi müfettiş yardımcılığı görevine başladığı tarih olan 01/10/2012 itibarıyla eski maaş hesaplama yöntemine tâbi olacağı, kendisine ödenecek geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde eski maaş hesaplama yönteminin kullanılması ve 375 sayılı KHK'nin Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulmasının gerektiği, lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğu, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 5. maddesinin 1.fıkrasında yer verilen hangi aşamada olursa olsun, dava ve icra takibini kabul eden avukatın, Tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanacağı yolundaki hükmü dikkate alındığında avukatlık ücretine hak kazanacağı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının temyize konu, davacının "geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulması" talebinin reddine ilişkin kısmı ile davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın, davacının "geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulması" talebinin reddi ile vekalet ücretine yönelik kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu düzenleyici işlem yönünden davanın reddine, davacının, "vergi müfettişi" kadrosuna atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlem hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal haklarının davalı idareye başvuru tarihi olan 09/07/2019 tarihinden itibaren ve yine bu tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, istemin başvuru tarihinden öncesine yönelik kısmının reddine, davacının, geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulmasına ve vergi müfettişliğine atanmaya hak kazandığı tarihten itibaren yardımcı kadrosunda çalıştığı sürelerin vergi müfettişi kadrosunda çalışılmış sayılmasına karar verilmesi istemlerinin reddine, davacının "atamaya hak kazandığı tarihten atamasının yapılacağı tarihe kadar oluşan maaş farklarının ve yasal faizlerinin Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarih ve E:2017/141, K:2017/123 sayılı iptal kararı ve mevzuat hükümleri doğrultusunda ödenmesi" isteminin reddine, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin Danıştay İkinci Dairesinin 30/12/2020 tarih ve E:2019/3400, K:2020/3917 sayılı kararının temyize konu, davacının "geçmişe dönük maaş farklarının hesabında ve bundan sonraki maaş ödemelerinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin değişiklik öncesi hükümlerinin ve Geçici 12. maddesinin göz önünde bulundurulması" talebinin reddine ilişkin kısmı ile vekalet ücretine ilişkin kısmının ONANMASINA,
4. Kesin olarak, 17/11/2021 tarihinde esasta oybirliği, vekalet ücreti yönünden oyçokluğu ile karar verildi





KARŞI OY

X- 24/11/2020 tarih ve 31314 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 1. maddesinde, tüm hukuki yardımlarda, taraflar arasındaki uyuşmazlığı sonlandıran her türlü merci kararlarında ve ayrıca kanun gereği mahkemelerce karşı tarafa yükletilmesi gereken avukatlık ücretinin tayin ve takdirinde, Avukatlık Kanunu ve bu Tarife hükümlerinin uygulanacağı; 2. maddesinde, bu tarifede yazılı avukatlık ücretinin kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemlerin ücreti karşılığı olduğu; 3. maddesinde, yargı yerlerince avukata ait olmak üzere karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücretinin, ekli Tarifede yazılı miktardan az ve üç katından çok olamayacağı; bu ücretin belirlenmesinde, avukatın emeği, çabası, işin önemi, niteliği ve davanın süresinin göz önünde tutulacağı; "Ücretin tümünü haketme başlıklı" 5. maddesinde, hangi aşamada olursa olsun, dava ve icra takibini kabul eden avukatın, Tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanacağı; 15. maddesinin 1. fıkrasında, idare mahkemelerinde davaya cevap verme sürelerinin bitimine kadar anlaşmazlığın feragat ya da kabul nedenleriyle ortadan kalkması veya bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi durumunda tarifede yazılı ücretin yarısına, diğer durumlarda tamamına hükmedileceği; 21. maddesinde, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Temyize konu karara ilişkin dosyanın incelenmesinden; davacı vekilinin yargılama devam ederken 20/03/2020 havale tarihli dilekçe ile dosyaya vekaletname sunduğu görülmektedir.
Taraf vekillerinin hangi aşamada olursa olsun dava takibi ile görevlendirilmesi halinde, vekille temsil edilme hukukunun ve vekilin de yasal yetki ve sorumluluklarının devreye gireceği, bu muhataplık ve vekalet ilişkisinin yargılamanın seyrini değiştirebileceği, ayrıca uyuşmazlığın teorik olarak kanun yolları aşamasını takip sorumluluğu da göz önüne alındığında, avukatlık asgari ücret tarifesinde öngörülen ücrete hak kazanılacağı açıktır.
Somut olayda, vekil ile temsil olunan davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin zikrolunan hükümleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, davacının temyiz talebinin kabulü ile Daire kararının davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyuyla, aksi yöndeki karara bu yönden katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi