Esas No: 2020/2824
Karar No: 2021/6852
Karar Tarihi: 17.11.2021
Danıştay 4. Daire 2020/2824 Esas 2021/6852 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/2824
Karar No : 2021/6852
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Başkanlığı
(...Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Turizm Seyahat Madencilik Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İdarece davacıya gönderilen yazı üzerine, 2011/1,3,4,6 ve 7 dönemlerine ilişkin olarak ihtirazi kayıtla verilen katma değer vergisi düzeltme beyannameleri üzerine 08/01/2016 tarihinde tahakkuk ettirilen vergiler ile 2011/3,6 ve 7. dönemleri için tahakkuk ettirilen katma değer vergisi, hesaplanan gecikme faizi ve kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesinin temyize konu ısrar kararıyla; Anayasa Mahkemesinin 27/02/2019 tarih ve Başvuru No:2015/15100 sayılı kararında, başvurucuların alımlarına konu faturaların sahte olmadığı ve bu nedenle de söz konusu indirim unsurlarının gerçek olduğu düşüncesiyle bu durumu vergi mahkemeleri önünde tartışma konusu yapabilmek için düzeltme beyanına ihtirazi kayıt koyma hukuki imkanı dışında başka bir seçenekleri bulunmadığı, başvurucuların re'sen tarhiyatı beklemelerinin haklarında başkaca olumsuz sonuçlar doğuracağı, mal ve hizmet alımında bulunulan firmanın sahte fatura düzenlediği yönünde tespitler bulunması sebebiyle kendilerinin de kod listesine alınacakları baskısı altında kalan mükelleflerin serbest iradelerini yansıtmayan düzeltme beyannameleri vermek durumunda bırakıldıkları, buna karşı vergi mahkemelerinde açılan davaların esasının incelenmemesi sebebiyle sahte olduğu ileri sürülen faturalardaki mal ve hizmetlerin gerçekten alınıp alınmadığının araştırılmadığı ve gerçek durumun ortaya konulmadığı, dolayısıyla başvurucuların mülkiyet haklarına yapılan müdahalenin yargı yolu ile denetlenebilmesi imkanına sahip olamadıkları, 213 sayılı Kanun'un 378. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen hukuk kuralının, düzeltme beyannamesine konulan ihtirazi kaydın dava açma hakkı vermeyeceği şeklinde yorumlanmasının sürecin bütününe bakıldığında başvurucuların mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin hukuka aykırı olduğuna yönelik iddialarını etkin bir biçimde sunamamalarına sebep olduğu ve mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin ölçüsüz olduğu ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğine hükmedildiği, Anayasa Mahkemesi'nin bu kararı karşısında, bakılmakta olan davada, süresinden sonra iradi olarak verilen düzeltme beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergilere karşı dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın tahakkuklar yönünden incelenmeksizin reddinin davacının mülkiyet hakkının ihlali sonucunu doğuracağından yapılan tahakkuklar ile kesilen cezalarda hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı ısrar kararına karşı yapılan temyiz istemi Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 11/03/2020 tarih ve E:2019/1513, K:2020/338 sayılı kararı ile ısrar hükmü yönünden reddedilerek, kararın tahakkuk eden vergiler, hesaplanan gecikme faizleri ve kesilen vergi ziyaı cezalarına ilişkin hüküm fıkrasının temyizen incelenmesi için Kurulca gönderilen dosyada Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosya incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 378. maddesinin 2. fıkrasında, mükelleflerin beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere karşı dava açamayacakları belirtilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesinin 4. fıkrasında da, ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine yapılan işlemler ile tahsilat işlemlerinden dolayı açılan davaların tahsil işlemini durdurmayacağı, bunlar hakkında yürütmenin durdurulmasının istenebileceği kuralına yer verilmiştir.
Vergi dairesince beyanların düzeltilmesine yönelik olarak mükellefe gönderilen yazı üzerine, ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamelerine istinaden yapılan vergi tarhiyatlarına ve kesilen cezalara karşı açılan davaların esası incelenmeden reddedilmeleri nedeniyle yapılan bireysel başvurularda Anayasa Mahkemesinin 27/02/2019 tarih ve Başvuru No: 2015/15100 sayılı kararı ile mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verilmiştir.
Olayda, düzeltme beyannamesi verilmesinin vergi idaresinin bu yöndeki isteğine dayandığı görülmektedir. Bu kapsamda idarece mevzuat gereğince re'sen tarhiyat yapılması yoluna başvurulmayıp davacıdan katma değer vergisi beyannamesinde yer alan bazı indirim unsurlarının gerçek bir teslim ya da hizmet ifasına dayanmadığının tespit edildiği gerekçesiyle bu indirim kalemlerinin çıkarılması istenilmiştir.
Buna göre; alımlarına konu faturaların sahte olmadığı ve bu nedenle de söz konusu indirim unsurlarının gerçek olduğu düşünülmesine karşın, idarenin vergisel işlemlerine maruz kalmamak amacıyla davacı tarafından düzeltme beyannamesi verildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, mal ve hizmet alımında bulunduğu mükellefin sahte fatura düzenlediği yönünde tespitler bulunmasından dolayı düzeltme beyannamesi vermek durumunda bırakılan davacının bu işleme karşı açtığı davanın -sürecin bütününe bakıldığında- esas yönünden incelenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Dolayısıyla Vergi Mahkemesince 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20. maddesi uyarınca, davalı idarenin yazısında davacıya ihtilaflı faturaları düzenlediği belirtilen mükellefler hakkında yapılan tespitler sorularak, varsa anılan mükellefler hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının getirtilmesi ve davacıdan da iddialarını ispat edici bilgi belgelerin temin edilmesi suretiyle maddi olayın hukuki bir değerlendirmesi yapılıp uyuşmazlığın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K: ...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.