4. Ceza Dairesi 2014/3981 E. , 2016/9045 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, mala zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Sanık ... hakkında mala zarar verme ve katılan ..."ya yönelik yaralama suçlarına ilişkin kararlarda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu,
2)Katılan ..."nun ise sanıklar hakkında verilen hükümlere karşı temyiz talebinin olmadığı ve kendisi hakkında da herhangi bir mahkumiyet kararı bulunmadığı anlaşılmakla, temyizde hukuki yararının olmadığı,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ... ile katılan ..."nun tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
3-Diğer hükümlere ilişkin temyizde ise,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
a)Sanık ..."e yükletilen katılan ..."ya yönelik yaralama eylemi ile sanık ..."ya yükletilen katılanlar ... ve ..."a yönelik yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Adli sicil kaydında tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık ... hakkında, TCK’nın 58. maddesi uygulanmamış ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Cezaların, eleştiri dışında, kanuni bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının, kapsam ve içerik itibariyle infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği,
b)Sanık ... hakkında mala zarar verme eyleminden verilen beraat kararının da usul ve Kanuna uygun olduğu,
Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ... ile katılan ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
c)Sanık ... hakkında tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyizde, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
aa)Sanığın, katılanlara yönelik havaya ateş etmekten ibaret eyleminin, TCK"nın 106/2-a maddesine uyan silahla tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarını oluşturduğu, aynı Kanunun 44. maddesi uyarınca sadece en ağır cezayı gerektiren tehdit suçundan hükümlülük kararı verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ve kanuni olmayan hukuki nitelendirme ile ayrıca TCK"nın 170/1-c maddesindeki genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da mahkumiyet kararı verilmesi,
bb)Sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK"nın 106/2-a maddesinin uygulanması suretiyle CMK"nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
cc)Adli sicil kaydındaki hükümlülüğü nedeniyle koşulları bulunmasına karşın, TCK’nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi,
dd)Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden yapılacak yargılamada CMUK"nın 326/son maddesi gözetilerek, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.