Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/22329 Esas 2007/17059 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/22329
Karar No: 2007/17059

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/22329 Esas 2007/17059 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Balıkesir 1. Aile Mahkemesi'nde görülen bir davada, evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğun velayeti anaya ait olsa da, babalık davasında ananın her zaman çocuğun yararına davranamayacağı ilkesinden hareketle küçük için kayyım tayin edilmesi gerektiği ve Cumhuriyet Savcısı ile Hazineye, ana tarafından açılmış ise kayyıma, kayyım tarafından açılmış ise anaya ihbar edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu kural çerçevesinde küçüğe vesayet makamınca kayyım tayin edilmeden, tüm ilgililere dava ihbar edilmeden, gösterdiği takdirde delilleri de toplanmadan eksik tahkikatla hüküm verilmesinin doğru olmadığı ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri:
-TMK.337: Evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğun velayeti anaya aittir.
-TMK.426/2: Ananın babalık davasında çocuğun yararına davranamayacağı durumlarda küçük için kayyım tayin edilir.
-TMK.301/3: Dava açılması durumunda, ana tarafından açılmış ise kayyıma, kayyım tarafından açılmış ise anaya ihbar edilir.
-HUMK.49: Davanın bütün ilgili taraflara ihbar edilmesi gereklidir.

2. Hukuk Dairesi 2006/22329 E. , 2007/17059 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Balıkesir l. Aile Mahkemesi
TARİHİ :28.09.2005
NUMARASI :Esas no:2004/46 Karar no:2005/1253

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Türk Medeni Kanununun 337.maddesi uyarınca evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğun velayeti anaya ait ise de, Kanun koyucu, babalık davasında ananın her zaman çocuğun yararına davranmayacağı ilkesinden hareket ederek küçük için kayyım tayin edilmesini (TMK.md.426/2) ve davanın Cumhuriyet Savcısına , Hazineye; ana tarafından açılmışsa kayyıma, kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbarını öngörmüştür. (TMK.md.301/3) Böylece şu veya bu gibi düşüncelerle ana-babanın çocuk aleyhinde birleşmeleri ve onun zararına bir durumun doğumu önlenmek istenmiştir.
#Yukarıda açıklanan kural çerçevesinde küçüğe vesayet makamınca kayyım tayin ettirilmeden, tüm ilgililere dava ihbar (HUMK.md.49) edilmeden, katılmasına imkân hazırlanmadan, gösterdiği takdirde delilleri de toplanmadan eksik tahkikatla hüküm verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Hükmün açıklanan sebeple BOZULMASINA,bozma sebebine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 06.12.2007 per.