11. Hukuk Dairesi 2018/3857 E. , 2019/5718 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Tüketici Mahkemesince verilen 12/06/2018 tarih ve 2016/858-2018/433 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı ING Bank vekili, fer"i müdahil ... vekili ve fer"i müdahil ... vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Yurtbank A.Ş."nin... Şubesi"ne davalı banka personelinin telkin ve yönlendirmesi ile 27/10/1999 tarihinde, 7.150,00 TL yatırdığını, bankaya ... tarafından 21/12/1999 tarihinde el konulduğunu, davalının taahhüt ve güvencelerine rağmen müvekkilinin parasının ödenmediğini, banka yöneticileri hakkında kamu davası açılarak mahkumiyetlerine karar verildiğini, bankanın sebepsiz zenginleştiğini, kanuna karşı hile yoluna başvurulduğunu ve müvekkilinin bankalara olan güveninin kötüye kullanıldığını, müvekkilinin mevduatından davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, 7.150,00 TL"nin paranın yatırıldığı 27/10/1999 tarihten vade sonuna kadar %103 akdi, vade sonundan itibaren 3095 sayılı Yasa"nın 2/2. maddesi gereğince akdi faizden az olmamak üzere temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ING Bank A.Ş. vekili, husumet, zamanaşımı, hak düşürücü süre yönünden davanın usulden ve davacının daha fazla faiz getirisi elde etmek için seçtiği hesap türü ve parasını bu hesapları değerlendirmek üzere verdiği talimat ve müvekkili bankanın da davacının bu talimatına uygun gerçekleştirdiği bir havale işlemi bulunduğunu savunarak, esastan da reddini istemiştir.
Fer"i müdahil ... vekili, husumet, zamanaşımı, hak düşürücü süre yönünden davanın usulden ve davacının serbest iradesiyle kıyı bankacılığını tercih ettiğini, müvekkilinin ayrı bir tüzel kişiliği olup, Off-Shore Bankası ile aralarında hiçbir organik bağın ve müvekkili bankanın off-shore bankası nezdindeki mevduatlar için herhangi bir garantisinin bulunmadığını, bankanın vekalet görevini yerine getirdiğini, ceza mahkemesi kararının kesin delil niteliğinde bulunmadığını, faiz talebinin yerinde olmayıp, hükmedilecek faiz oranının ancak vadesiz hesaplara uygulanan faiz oranı olabileceğini savunarak, esastan da reddini istemiştir.
Fer"i müdahil ... vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı bankanın müşterisi olan davacıyı off-shore"a yönlendirdiği ve kendisine havale görünümlü mevduat temin ettiği, Yurtbank A.Ş."ye 22/12/1999 tarihinde el konulduğu, davacının yatırdığı paraya karşılık ödeme yapıldığına dair herhangi bir makbuz veya belgeye rastlanmadığı, davacının alacağının zamanaşımına uğramadığı, Yargıtay"ın bu konuda kararlılık kazanan içtihatları gereğince bilirkişi tarafından hesaplanan davacı alacağından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 7.150,00 TL"nin 27/10/1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ING Bank vekili, fer"i müdahil ... vekili ve fer"i müdahil ... vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ING Bank vekili, fer"i müdahil ... vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı ING Bank vekili, fer"i müdahil ... vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı ING Bank"a iadesine, fer"i müdahil ..."den harç alınmasına yerolmadığına, 23/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.