6. Ceza Dairesi 2015/9573 E. , 2018/5087 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanıklar ... ve ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlara karşı itiraz yolu açık olup, sanıklar savunmanının bu konudaki istemi üzerine, Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.03.2015 gün 2015/159 Değişik İş sayılı kararı ile “itirazın reddine” karar verildiği ve itiraz üzerine verilen kararların 5271 sayılı CMK’nın 271/4. maddesi gereğince kesin olduğu anlaşıldığından; sanıklar ... ve ... savunmanlarının bu konudaki vaki talepleri inceleme dışı bırakılarak, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında mağdurlar ... ve ..." e yönelik yağma suçundan kurulan hükümlerin incelemesinde;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesine göre; “Fiili işlediği sırada on iki yaşını doldurmuş olup da on beş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması hâlinde ceza sorumluluğu olmayacağı; ancak bu kişiler hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacağı; işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığı hâlinde, bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan onbir yıla kadar hapis cezasına hükmolunacağı, diğer cezaların yarısının indirileceği ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezasının yedi yıldan fazla olamayacağı”
5271 sayılı CMK"nın 63/1 maddesine göre; “Çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına re"sen, Cumhuriyet savcısının, katılanın, vekilinin, şüphelinin veya sanığın, müdafiinin veya kanunî temsilcinin istemi üzerine karar verilebileceği; ancak hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukukî bilgi ile çözülmesi olanaklı konularda bilirkişi dinlenemeyeceği” şeklinde düzenlemelere yer verilmesi karşısında;
Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediğinin tespitinin ancak konusunda uzman bilirkişiler tarafından verilebileceği, hakimin kendi görüş ve düşüncesini dosyaya yansıtamayacağı, alınan bilirkişi raporlarının da mahkeme tarafından yeterli görülmemesi halinde konusunda uzman başka bilirkişilerden rapor alınarak çözülmesi gerektiği gözetilmelidir.
Somut olaya gelince;
Sanık ... hakkında ... Devlet Hastanesinin 11.06.2014 gün 1963 sayılı raporuna göre, üstüne atılı yağma suçunun anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmediği; sanık ... hakkında... Devlet Hastanesinin 08.08.2014 gün 1964 sayılı raporuna göre, üstüne atılı yağma suçunun anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmediği; sanık ... hakkında ... Devlet Hastanesinin 08.08.2014 gün 1965 sayılı raporuna göre, üstüne atılı yağma suçunun anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmediği; kanatine varıldığının Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı ... tarafından düzenlenen raporlardan anlaşıldığı;
Mahkemece bu raporlar yeterli görülmediği takdirde, sanıkların Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek hakkında 5237 sayılı TCK"nın 31.maddesi uyarınca usulüne uygun rapor aldırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yetinilip “ Her ne kadar SSÇ"ler ..., ... ve ... hakkında düzenlenen uzman hekim raporlarında SSÇ"lerin "yağma suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince gelişmediği belirtilmiş ise de, bu konuda karar verme yetkisi mahkememize ait olup, SSÇ"lerin yaşı, sosyal çevresi, soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki ifadeleri, mahkememizce duruşmada yapılan gözlem ve edinilen kanaate göre SSÇ"lerin işledikleri fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin bulunduğu sonucuna varılmıştır.” denilmek suretiyle, kanunun öngördüğü kurallara riayet edilmeyip sanıkların savunma hakkı kısıtlanarak yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Suç tarihinde 18 yaşından küçük bulunan sanık ... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasası"nın 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme yaptırılıp raporunun aldırılmaması ve aynı Yasa"nın 3. fıkrası gereğince sosyal inceleme raporu aldırılmama nedeninin gerekçeli kararda tartışılmaması,
3- Kabule göre de;
a- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında mağdurlar ... ve ..."e yönelik yağma suçundan 5237 sayılı TCK"nın 149/1-a-c, 150/2, 31/2. maddesi uyarınca belirlenen 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasından, anılan Yasanın 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken 2 yıl 2 ay 7 gün yerine, 1 yıl 14 ay 7 gün hapis cezası verilmesi suretiyle eksik ceza tayini,
b- Sanık ... hakkında mağdur ..."e yönelik yağma suçundan 5237 sayılı TCK"nın 149/1-a-c, 150/2. maddeleri uyarınca belirlenen 5 yıl 3 ay hapis cezasından, anılan yasanın 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılırken, 3 yıl 6 ay hapis cezası yerine, 2 yıl 7 ay 15 gün, aynı Kanun"un 62. maddesinin uygulanması sonucu da 2 yıl 11 ay yerine, 1 yıl 14 ay 7 gün hapis cezası verilmesi suretiyle eksik cezaya hükmolunması,
c- Sanık ... hakkında mağdur ..."e yönelik yağma suçundan hükmolunan cezanın 5237 sayılı TCK.nun 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılırken “3 yıl 6 ay” yerine “3 yıl 6 ay 15” gün olarak hapis cezası tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış hakkının korunmasına, 09.07.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.