Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/5683 Esas 2016/8947 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/5683
Karar No: 2016/8947
Karar Tarihi: 04.05.2016

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/5683 Esas 2016/8947 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sulh ceza mahkemesinde görülen bir tehdit davasında, sanıkların mağduru tehdit ettiklerine dair kanıt olduğunu belirtmiştir. Ancak yerel mahkeme, sanıkların akrabalık ilişkilerini dikkate alarak tehdit sözlerinin endişe uyandırıcı olmadığı gerekçesiyle beraat kararı vermiştir. Temyiz edilen karar bozulmuştur ve dosya esas/hüküm mahkemesine gönderilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun kanuni tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder.
- Kavga ve tartışma sırasında haksız bir fiilin kendisinde husule getirdiği şiddetli öfke ve elemin (gazabın) failin iradesini etkileyen bir etken olarak kusur yeteneğinde meydana getirdiği azalma nedeniyle koşulları varsa ancak kanuni indirim nedeni olarak kabul edilebilmesi olanaklı ise de, önceden ilke boyutunda kastı kaldıran ve suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü mümkün değildir.

4. Ceza Dairesi 2014/5683 E. , 2016/8947 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜMLER : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir,
Ancak;
Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.
Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun kanuni tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
Kavga ve tartışma sırasında haksız bir fiilin kendisinde husule getirdiği şiddetli öfke ve elemin (gazabın) failin iradesini etkileyen bir etken olarak kusur yeteneğinde meydana getirdiği azalma nedeniyle koşulları varsa ancak kanuni indirim nedeni olarak kabul edilebilmesi olanaklı ise de, önceden ilke boyutunda kastı kaldıran ve suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü mümkün değildir.
Bu açıklamalar doğrultusunda, sanıkların, mağduru "...çocukları almazsan aç bırakırım sokağa atarım..." ve "...ağzını burnunu dağıtırım, öldürürüm..." sözleriyle tehdit ettiğinin anlaşılması karşısında, "sanık ... ve ..."ın akrabalık ilişkileri dikkate alınarak sarf edilen sözlerin objektif olarak kaygı ve endişe uyandırıcı nitelik arz etmediği göz önüne alınarak" biçimindeki kanuni temelden yoksun gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.