#Yukarıda tarihi, numarası, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; Dairenin * 7.3.2007 gün ve 16709 – 3462 sayılı ilamiyle* onanmasına karar verilmişti. Sözü geçen Dairemiz kararının düzeltilmesi istenilmekle, evrak okundu, gereği görüşülüp düşünüldü.
Taraflar arasında davalı kadından kaynaklanan ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermiyecek nitelikte bir geçimsizliğin varlığı kanıtlanamamıştır.
*Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; Boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
Ne var ki işin temyiz incelemesi sırasında bu husus gözden kaçtığından; davalının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin onama kararının kaldırılarak, mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Davalının karar düzeltme isteminin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440/4. maddesi uyarınca kabulüne; Dairemizin 7.3.2007 tarih, 2006/16709 esas – 2007/3462 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkemenin 15.06.2006 tarih 2005/395 esas – 2006/275 karar sayılı kararının yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, temyiz ve tashihi karar harcının istek halinde iadesine oyçokluğuyla karar verildi.06.06.2007 çar.
13.10 YTL. İlam H.
12.20 YTL. Peşin H.
0.90 YTL. Kalan H.
KARŞI OY
#Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. Sayın çoğunluğun bozma kararına iştirak edilmemiştir.