4. Ceza Dairesi 2014/2895 E. , 2016/8858 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Konut dokunulmazlığını ihlal, hakaret, tehdit, yaralama, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Sanığa yükletilen tehdit, hakaret, mala zarar verme ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Tehdit, hakaret, yaralama ve mala zarar verme suçlarına ilişkin cezaların yasal bağlamda uygulandığı,
a-Tehdit ve hakaret eylemlerinden verilen mahkumiyet hükümlerinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmemiş ise de bu durumun infaz aşamasında gözetilebileceği,
b-Tehdit suçunun birden fazla müştekiye karşı işlenmesi nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince cezada artırım yapılmamış ise de karşı temyiz olmadığından bozmayı gerektirmediği anlaşıldığından,
1-Tehdit ve hakaret eylemlerine ilişkin olarak sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-Mala zarar verme ve yaralama eyleminden kurulan hükümde ise;
Seçimlik ceza olarak belirlenen maddelerden, hapis cezası seçildikten sonra, artık adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmemiş ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılmadığı, ancak;
Hükümlerin adli para cezası niteliğinde olması karşısında TCK"nın 58. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Yasaya aykırı ve sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, “tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümün karardan çıkarılması” biçiminde, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne gelince;
Başka hususlar yerinde görülmemiştir.Ancak;
1-Müştekiler ... "un bulunduğu eve gelen sanığın, kapıyı çaldığı halde açılmaması nedeniyle, elinde bulunan bıçakla kilidi kırarak içeriye girme eyleminde, TCK"nın 116/4 maddesinde düzenlenen ve suçu nitelikli hale getiren cebrin, kişilere karşı gerçekleştirilecek cebir olması, bıçağın mala zarar verme ve tehdit suçlarının unsuru olması karşısında, eşyaya uygulanan şiddet ile işlenen konut dokunulmazlığının ihlali suçunun, aynı kanunun 116/1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Hapis cezasının mahkumiyetin yasal sonucu olarak TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesine aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.