12. Ceza Dairesi 2017/455 E. , 2020/4217 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle öldürme
Hükümler :TCK’nın 85/1, 62, 50/4, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyetlerine
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar ... ve ... müdafiileri ile sanık ... tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Dosya içeriğine göre, madencilik şirketine ait mermer fabrikasının, kullanılmayan ve katrak diye tabir edilen bölümünde, mermer işleme makinasındaki hurda malzemelerin oksijen kaynağı ile kesilmesi ve kesilen parçaların da vinç yardımıyla çıkarılması işinin yapıldığı sırada vinç tarafından askıya alınan ve mil olarak tabir edilen 2 metre uzunluğunda 0,50 metre çapındaki metal parçanın bağlı olduğu halattan kurtularak havada savrulması sonucu mağdura isabet ettiği; mağdurun hurda malzemeleri toplayıp satarak çalıştığı, olay tarihinden önce fabrikada bulunan hurda malzemelerin kesilip alınması için sözlü olarak şirketin yetkilisi sanık ... ile anlaştığı, sanık ...’ın bu şirketin iş güvenlik uzmanı olduğu, mağdurun olay günü vinç kiralayarak vinç operatörü sanık ... ve yevmiyeli işçileri ile birlikte hurda malzemeleri toplamak amacıyla olay günü fabrikaya gittiği ve isabet eden metal parça nedeniyle künt kafa travmasına bağlı meydana gelen kemik kırıkları ile birlikte subaraknoidal kanama nedeniyle öldüğü olayda, sanık ...’in hurdaları kesilip alınması için ölen ile anlaştığı, ölenin hurda alım satım işiyle uğraştığı, yanında yevmiye ile çalışan diğer işçileri de ölenin getirdiği anlaşıldığından sanıklar ... ve ...’a kusur yüklenmesinin mümkün olmadığı ve kusuru bulunmayan sanıkların atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi;
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA;
2-Sanık ...’in mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Mahkemece sanık ...’in vinci kullanım amacı dışında çalışma prensibine uygun olmayan bir şekilde kullandığı, vincin etki alanına giren kişilere uyarıda bulunması gerekmesine rağmen uyarılara aykırı olarak işe devam ettiği ve tali kusurlu olduğuna ilişkin kabul ve takdirinde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafiinin sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine, tüm dikkat ve özeni gösterdiğine, sanığın kusurlu olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.07.2009 tarih ve 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saiki" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, sanıklara verilen temel cezanın belirlenmesinde gösterilen diğer gerekçeler yasal ve yeterli olmakla, hükmün D1 fıkrasında yer alan “sanığın amaç ve saiki” ibaresinin hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.