Esas No: 2018/3941
Karar No: 2021/5253
Karar Tarihi: 17.11.2021
Danıştay 3. Daire 2018/3941 Esas 2021/5253 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/3941
Karar No : 2021/5253
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Tesis Yönetim Temizlik İnşaat Sanayi Ticaret Anonim Şirketi
İSTEMİN KONUSU :… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasına davalı idarece yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, yasal defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemesi nedeniyle katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2011 yılının Ocak ila Aralık dönemleri için re'sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesinin 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Defter ve belge isteme yazısının davacı şirket çalışanına tebliğ edilmesine karşın herhangi bir mücbir sebep hali ileri sürülmeksizin ibraz edilmemesi üzerine katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle dava konusu tarhiyatın yapıldığının anlaşıldığı olayda, Mahkemelerince verilen ara kararı üzerine davacı tarafından 2010 ve 2011 yılları yevmiye defteri, defteri kebir, 2010 yılı envanter defteri ve 2010 ve 2011 yıllarına ait alış ve satış faturalarının mahkemelerine sunulması üzerine sözü konusu defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına ve davacıya bilirkişi ücreti avansını yatırması için kesin süre verilmiş olmasına karşın ara karar gereğinin yerine getirilmemiş olması karşısında katma değer vergisi indirimlerinin reddinde hukuka aykırılık bulunmadığı, matrah farkı, idarece başka bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın, sadece mükellefin vergi dairesine vermiş olduğu beyannamelerden, ödeyeceği katma değer vergisinin miktarını azaltıcı bir unsur olarak gösterilen indirimlerinin reddedilmesi suretiyle tespit edildiğinden vergi ziyaı cezasının bir kat kesilmesi gerektiği, davacının defter ve belge isteme yazısının tebliğine rağmen 2010 ve 2011 yılı defterlerini incelemek üzere ibraz etmediğinden adına 213 sayılı Yasanın 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık görülmemekle birlikte defter belge ibraz etmeme fiilinin tek bir eylem olması nedeniyle bir eyleme ancak bir ceza verilebileceğinden ibraz etmemeden dolayı 2010 yılı için kesilen cezanın kaldırılması istemiyle açılan dava Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla reddedildiğinden 2011 yılı için kesilen cezada hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden dava reddedilmiş, vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmı ile özel usulsüzlük cezası ise kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesi kararının, özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusu kararın değinilen hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle reddedilmiş, davacı adına kesilen vergi ziyaı cezasının nedeninin 213 sayılı Kanun'un 359.maddesinde gizleme olarak kabul edilip cezalandırılması öngörülen, vergi incelemesine yetkili kimselere defter ve belgelerin ibraz edilmemesi hali olduğu, Vergi mahkemesi kararında da, davacının, 359. maddesinde sayılan fiillerden biriyle vergi ziyaına sebebiyet verdiğinin kabul edilmesi karşısında anılan Kanun'un 344.maddesinin 2. fıkrası uyarınca vergi ziyaı cezasının üç kat olarak uygulanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusu bu yönden edilerek Vergi Mahkemesi kararının vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrası kaldırıldıktan sonra dava bu yönünden reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri sözü edilen hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 17/11/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.