18. Hukuk Dairesi 2015/21285 E. , 2016/2995 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... İli .... İlçesi .. Mahallesi 882 parsel sayılı taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın ... yönünden reddine, diğer davalılar hakkında ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... dışındaki taraf vekillerince temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise ... vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 14.05.2015 gününde temyiz edenlerden davalı ... vekili Av..... geldi. Davalı ... ve davacılar ... vd. ile aleyhine temyiz olunan davalı ... adına gelen olmadı. Gelen vekilin sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosya eksiklik nedeniyle mahkemesine geri çevrilmiş, bu kez iade edilmekle dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Dava konusu taşınmazın imar planında yol ve yeşil alan olarak ayrılan 597 m² ve 574 m²’lik kısımlarına fiilen el konulmadığı halde hukuki olarak el atıldığı gerekçesiyle davalı ...’ndan bedelinin tahsiline karar verilmiştir. Bu davalı yönünden talep 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 7. ve 8. maddeleri uyarınca düzenlenen 1/1000 ölçekli imar uygulama planında yol ve yeşil alan olarak kamu hizmetine ayrılan taşınmazın bu durumu nedeniyle kullanım hakkının kısıtlanmasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Uygulama ve öğretide, kamu idarelerinin hizmetlerin yürütülmesi sırasında tek yanlı irade açıklamalarıyla kamu hukuku esaslarına dayanarak ilgililerin hukuki durumlarını etkileyecek şekilde yaptıkları işlemlerin idari işlem; görev ve yetki alanlarına giren konularda hukuka uygun olarak yaptığı fiiller ile bu görevleriyle ilgili hareketsiz kalmaları idari eylem olarak tanımlanmakta olup, somut olayda idarenin icra yetkisini hukuka aykırı olarak kullanması olarak nitelendirilebilecek fiili el atma durumu olmadığına göre, 3194 sayılı İmar Kanunu"nun ilgili maddeleri uyarınca tek
yanlı idari işlemle düzenlenen imar planları ve bu planlara dayanılarak yapılan işlemlerin idari nitelik taşıdığı söz konusu imar planlarının zamanında uygulamaya geçirilmemesi durumunun da idari eylem niteliğinde olduğunun kabulü gerekir.
Yukarıda açıklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak açılan davalarda, görev itirazında bulunulması ve olumlu görev uyuşmazlığı çıkması üzerine durum ....Mahkemesi tarafından değerlendirilmiş ve 09.04.2012 gün 2011/238E. 2012/63K. ve 2012/41 E- 2012/77 K. sayılı kararlarında fiili el atmanın bulunmadığı durumlarda idari yargı yerinin görevli bulunduğuna karar verilmiş; ayrıca 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 10.fıkrasında da, uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 03.05.1985 tarih ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabileceği, bu madde hükümlerinin karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu nedenlerle; davacı tarafın mülkiyet hakkına getirilen kısıtlamanın, dava konusu taşınmazın genel ve düzenleyici bir işlem olan imar planıyla kamu hizmetine özgülenmesinden ve bu planda öngörülen kamulaştırma işlemlerinin zamanında yapılmamasından kaynaklandığının kabulü ile idari işlem ve eylemden doğan zarara ilişkin davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu hükümleri uyarınca idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-b ve 115/2. maddeleri uyarınca ... hakkındaki davanın usulden reddi yerine, kabulüne karar verilmesi,
2-Taşınmaza fiilen el konulması nedeniyle hükmedilen bedel yönünden, kamulaştırmasız el koyma davalarında dava konusu taşınmazın değeri dava tarihine göre belirlendiğinden ıslahla artırılan bedele de dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Davalı ..., 6001 sayılı Yasanın 12. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu halde aleyhine karar ve ilam harcına hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
4-Ayrıca 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan ...... Mahkemesi"nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el konulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden fiilen el konulan kısım açısından davacılar lehine nispi vekalet ücretine karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ... yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 23.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.