Esas No: 2021/1683
Karar No: 2021/2510
Karar Tarihi: 18.11.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/1683 Esas 2021/2510 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1683
Karar No : 2021/2510
TEMYİZ EDEN (DAVACI) :…
KARŞI TARAF (DAVALI) :… Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :Danıştay Beşinci Dairesinin 12/10/2020 tarih ve E:2017/4900, K:2020/4261 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin … tarih ve … sayılı kararının iptali ile yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının işlem tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 12/10/2020 tarih ve E:2017/4900, K:2020/4261 sayılı kararıyla;
Davacının, 6749 sayılı Kanun'un 3. maddesinin 1. fıkrası ile ilgili Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi görülmediğinden işin esasına geçilerek; "Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacının yargılandığı … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında, davacının … nolu GSM numaralı hattı üzerinden 24/09/2014 tarihinden itibaren ByLock uygulaması için kiralanan IP üzerinden ByLock uygulamasına 101 kez farklı zaman ve yerlerde bağlantı kurduğunun tespit edildiğinin görüldüğü; davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit Tutanağı"nın incelenmesinden; davacı tarafından kullanılan … nolu GSM numarasından, … IMEI numaralı cihazla ByLock uygulamasının yüklendiğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt adına askeri öğrencilere abilik yaptığına, örgüt toplantılarına katıldığına, üniversitede örgüt evlerinde kaldığına, sınavlara örgütün hakim-savcı sınav çalışma evlerinde hazırlandığına ve diğer hususlara yönelik ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda, davacının FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte iadesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı tarafından, idarece tesis edilen işlemin sebep unsurunun şahsına ilişkin yönünün ortaya konulmadığı, FETÖ terör örgütünün fiilleri ile arasında nasıl bir bağ olduğuna ilişkin somut hiçbir bilgi ve belgeye yer verilmediği; idarece sonradan oluşturulan delillerin tarafına tebliğ edilmiş olmasının, işlemin sebep unsuru yönünden taşıdığı sakatlığı ortadan kaldırmadığı; davaya konu işlem siyasi sebeplerle tesis edildiğinden maksat unsuru yönünden de sakat olduğu ve bu sakatlığın sonradan düzeltilmesinin mümkün olmadığı; davacı olarak bir idari işlemin neden hukuka aykırı olduğunu gerekçelendirme mecburiyeti bulunmadığından, idarece sunulan delillere cevap vermemiş olmasının teknik olarak aleyhine sonuç doğurmayacağı; telefonuna ByLock uygulamasını yüklemediği ve böyle bir program üzerinden kimseyle haberleşmediği, herhangi bir ID bilgisi, yazışma vs. mevcut olmayışının bunun göstergesi olduğu; operatör kayıtlarının ByLock isimli programı kullandığına ilişkin olarak kesin bir delil niteliği taşımadığı; dosyada delil olarak bulunan tanık ifadelerinin, isnat edilen suç kapsamında delil olarak kabulünün mümkün olmadığı; hakkında tesis edilen işlemin, iç hukuk ve uluslararası hukuka neden aykırı olduğuna dava dilekçesinde yer verdiği; 4 yıllık meslek yaşamı boyunca hâkimin tarafsızlığı ve bağımsızlığı ilkesinden ödün verecek hiçbir davranışının olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a)Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b)Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 12/10/2020 tarih ve E:2017/4900, K:2020/4261 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4.Kesin olarak, 18/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.