Esas No: 2021/838
Karar No: 2021/2500
Karar Tarihi: 18.11.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/838 Esas 2021/2500 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/838
Karar No : 2021/2500
TEMYİZ EDEN (DAVACI) :…
KARŞI TARAF (DAVALI) :… Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :Danıştay Beşinci Dairesinin 22/09/2020 tarih ve E:2017/3027, K:2020/3782 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 22/09/2020 tarih ve E:2017/3027, K:2020/3782 sayılı kararıyla;
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacının yargılandığı … Ağır Ceza Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında verilen … tarih ve K:… sayılı kararda; Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan gönderilen iletişimin tespiti bilgilerine göre davacının … numaralı GSM hattı ve … IMEI numaralı cihaz ile ByLock sunucusunun hizmet verdiği ip adreslerine 3 ay 17 gün süre ile toplam 563 satır bağlandığının tespit edildiği ve bağlantı kurulan baz istasyonlarının davacının çalıştığı veya ikamet ettiği yer, memleketi ya da seyahat güzergahı yakınlarında bulunan baz istasyonları ve Cgnat, Hts ve Baz kayıtları da uyumlu olduğu tespitlerine yer verildiğinin görüldüğü; davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit Tutanağı"nın incelenmesinden; davacı tarafından … GSM numarasından, … IMEI numaralı cihazla ByLock uygulasının yüklendiğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, Bylock kullandığına, üniversite ve hakim adaylığı döneminde örgüte ait evlerde kaldığına ve diğer hususlara yönelik ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda, davacının FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:Davacı tarafından, dava konusu işlemden önce kendisine savunma hakkı verilmediği, savunma hakkının sonraki aşamalarda telafi edilebilecek usuli eksiklik olarak gösterilemeyeceği; yasaların geriye yürümezliği ilkesinin ihlal edildiği, önce görevden uzaklaştırıldığı ancak 2802 sayılı Kanun'a göre bunun devamı getirilmeden dava konusu işlemin tesis edildiği, bu açıdan idarenin uyuşmazlığa olağanüstü hal rejimi uygulanması gerektiğine dair iddialarının temelsiz olduğu; Dairenin işlemin olağanüstü bir tedbir olduğu değerlendirmesinin dayanaksız olduğu, işlemin disiplin hukuku kapsamında tesis edilen bir işlem olduğunun kabulünün gerektiği, işlemin hiç bir yasal kriter ve prosedür uygulanmaksızın tesis edildiği; iltisak ve irtibat kavramlarının hukuki bir dayanağının olmadığı; ne görevden uzaklaştırma kararının verildiği 14/10/2016 tarihinde ne de meslekten çıkarma kararının verildiği 29/12/2016 tarihinde iltisak ve irtibatını ortaya koyacak davalı idareyi bu kanaate ulaştıracak herhangi bir delilin bulunmadığı, Dairece dava konusu kararın dayanağı olan delillerin dava konu işlemin tesisinden sonra tespit edildiği ve yine dosyaya sonradan konulduğu tespitine yer vermişken, sadakat yükümlülüğünün yitirildiğini ortaya koyan geçmişe yönelik olay ve olgular olduğundan bahisle delil alınabileceğini belirtmesinin idare hukukunun evrensel ilkelerine aykırı olduğu; hakkındaki ceza davası kesinleşmediği ve hakkında disiplin soruşturması yürütülmediğine göre bu hususun lehine değerlendirilmesi başta masumiyet karnesi olmak üzere evrensel hukuk ilkelerinin gereği olduğu; itirafçı tanıkların aleyhine beyanının hukuki menfaatleri gereği olduğu; ByLock ile ilgili olarak talepte bulunmasına karşın bilirkişi incelemesi yapılmadan delil olarak değerlendirildiği; makul sürede yargılanma ilkesine riayet edilmediği; delil serbestisinin sorumsuzca kullanılamayacağı, delillerin titizlikle araştırılarak, kurul önünde savunma hakkı verilerek sonuca varılması gerekirken duyum ve subjektif görüşlere dayanılarak meslekten çıkarıldığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a)Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b)Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 22/09/2020 tarih ve E:2017/3027, K:2020/3782 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4.Kesin olarak, 18/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.