Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/1310
Karar No: 2021/2526
Karar Tarihi: 18.11.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/1310 Esas 2021/2526 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1310
Karar No : 2021/2526

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol Ürünleri Paz. ve Tic. Ltd. Şti.
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 24/09/2020 tarih ve E:2019/1742, K:2020/2285 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, lisanssız otogaz bayiliği faaliyeti yürüttüğünden bahisle 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca 219.600,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı …Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 24/09/2020 tarih ve E:2019/1742, K:2020/2285 sayılı kararıyla;
Dairelerinin 22/10/2013 tarih ve E:2011/174, K:2013/2598 sayılı dava konusu işlemin iptali yolundaki kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 29/12/2016 tarih ve E:2014/2435, K:2016/4019 sayılı kararıyla, davacı şirketi temsile yetkili kişilerin … ve … olduğu, dava konusu işlemin 04/01/2009 tarihinde … imzasına tebliğ edildiği, davanın ise, yasal dava açma süresinin son günü olan 30/06/2009 tarihinden uzun bir süre geçtikten sonra, 22/07/2010 tarihinde açıldığı, davacı şirket tarafından tebliğ mazbatasındaki imzanın şirket temsilcisine ait olmadığı öne sürüldüğünden uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için; öncelikle davacı şirket yetkilisi tarafından imzalanan tebliğ mazbatasında yer alan imza ile davacı tarafından dava dosyasına sunulan noterden onaylı imza sirkülerindeki imza örneklerinin aynı kişilere ait olup olmadığının tespitinin gerektiği, bu durumda; Dairece, davacı şirket tarafından imzalanan tebliğ mazbatasındaki imzalar ile noterden onaylı imza sirkülerindeki imzaların aynı olup olmadığının belirlenmesi için, konusunda uzman bir kuruma imza istiktabı yaptırılması üzerine ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle eksik inceleme nedeniyle bozulması üzerine, bu bozma kararına uyularak;
Dairelerinin 22/05/2019 tarihli ara kararıyla imza istiktabı yaptırılmasına karar verildiği ve Çatalca 2. Noterliğinden, davacı şirket tarafından 27/09/2004 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 10 yıl süreyle şirketin iş ve işlemlerinde şirketi temsil ve ilzama yetkili olmak üzere … ve …'a yetki verilmesine dair 10/03/2009 tarih ve 2100 yevmiye numaralı imza sirkülerinin ıslak imzalı aslı ile davalı idareden dava konusu işlemin tebliğine ilişkin evrakların istenildiği,
13/12/2019 tarihinde Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'ne, Çatalca 2. Noterliği tarafından düzenlenen … tarih ve … yevmiye numaralı imza sirküleri ile dava konusu Kurul kararının 01/04/2009 tarihinde … imzasına tebliğ edildiği belirtilen tebliğ mazbatasının gönderilerek imzaların aynı kişiye ait olup olmadığının tespitinin gerekçeli olarak yazılmış bir raporla açıklanarak raporun Dairelerine gönderilmesinin istenildiği,
Emniyet Genel Müdürlüğü Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından hazırlanarak dava dosyasına sunulan 08/01/2020 tarihli raporda "Tetkike konu tebliğ mazbatasının "3" numaralı hanesinde atılı bulunan imza ile …'ın mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırma neticesinde; imzanın genel şekli yönünden kısmi benzerlik görülmüş ise de, imzanın tersim tarzı, imza içerisindeki el hareketlerinin yapılışı ve işleklik vasıfları yönünden farklılıklar görülmüş, söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasen … elinden çıktığının kabulü mümkün görülememiştir." şeklindeki beyanla söz konusu tebliğ mazbatasındaki imzanın …'a ait olmadığının anlaşıldığı,
Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce imza incelemesi yapılarak hazırlanan ve dava dosyasına sunulan raporda tebliğ mazbatasındaki imzanın …'a ait olmadığı sonucuna varıldığından, Kurul kararının davacı şirket yetkilisine tebliğine ilişkin olarak yapılan tebligatın usulsüz tebligat olduğu ve öğrenme tarihi (06/07/2010) belirtilerek 28/07/2010 tarihinde İdare Mahkemesi kayıtlarına giren dilekçeyle açılan davanın 60 günlük yasal dava açma süresi içinde açıldığının anlaşıldığı,
Bu itibarla, davanın süresi içinde açıldığı anlaşıldığından davalı idarenin süre itirazının geçerli görülmediği,
Esas yönünden, 5307 sayılı Kanun'un ilgili hükümlerine yer verilerek, davacı şirketin son olarak 18/06/2006 tarihinde lisanssız faaliyette bulunduğu ve 5307 sayılı Kanun yürürlüğe girmeden önceki bir tarihte gayrisıhhi müessese ruhsatına sahip olduğu dikkate alındığında, lisanssız olarak 24/06/2006 tarihine kadar faaliyette bulunabileceği açık olduğundan, 19/06/2006 tarihine kadar lisanssız faaliyette bulunduğundan bahisle hakkında idarî para cezası uygulanmasına dair dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı,
gerekçesiyle anılan kararın iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı şirketin lisans aldığı tarihten sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümlerine göre davacı şirketin lisans başvurusunun Kanun kapsamında olmadığı, lisansını düzenlemeden önce aldığı; hukuka uygun olmayan Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin 24/09/2020 tarih ve E:2019/1742, K:2020/2285 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi