4. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/991 Karar No: 2018/4680 Karar Tarihi: 04.06.2018
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/991 Esas 2018/4680 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2018/991 E. , 2018/4680 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve Maliye Hazinesi aleyhine 13/04/2010 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ... Hazinesi yönnüden kısmen kabulüne, davalı ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 10/10/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Mahkeme gerekçeli kararında dava tarihinin 13/04/2010 tarihi olması gerekirken Yargıtay bozması sonrasında dosyanın UYAP sistemine kayıt tarihi olan 08/09/2017 tarihi olarak yazılması mahalde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmekle bozma sebebi yapılmamıştır. 2-Dava, haksız el koyma nedenine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın davalı ... Hazinesi yönünden kısmen kabulüne, diğer davalı yönünden önceki karar kesinleştiği için karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davacıya ait atlara mazot kaçakçılığında kullanıldığı iddiası ile el konulduğunu, ceza yargılamasında ise nakil vasıtası atların iadesine karar verildiğini ancak iadenin gerçekleşmediğini belirterek, oluşan zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalılar, olayda bir kusur ya da sorumlulukları olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, dosyada mevcut bilirkişi raporu esas alınarak; davanın davalı ... Hazinesi yönünden kısmen kabulüne, diğer davalı yönünden önceki karar kesinleştiği için karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; taraflar arasında yapılan yargılamanın son oturumunda hüküm olarak "Davanın kısmen kabulü ile; 14.518,79 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine "karar verilmişken daha sonra yazılan gerekçeli kararda "Davacının, davalı ... Hazinesi aleyhine açtığı davanın kısmen kabulü ile; 14.518,79 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Hazinesinden alınarak davacıya ödenmesine, davacının, davalı ... aleyhine açmış olduğu dava Yargıtaydan geçerek, davalı ... yönünden 08/09/2017 tarihinde kesinleşmekle, davalı ... hakkında karar verilmesine yer olmadığına," şeklinde hüküm kurulmuştur. Böylece kısa kararla gerekçeli karar arasında açık bir çelişki ortaya çıkmıştır. Böyle bir durumun bozma nedeni oluşturacağına ve bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi giderme koşuluyla vicdani kanaatine göre karar verebileceğine, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunca 10/04/1992 gün ve 7/4 sayıyla karar verilmiştir. O halde, mahkemece yapılacak iş; önceki kısa kararla bağlı olmaksızın; kısa karara uygun olarak gerekçesini yeniden düzenlemek veya gerekçeye uygun nitelikte yeni bir kısa karar oluşturmak ve bu şekilde kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişkiyi gidermektir. Mahkemece kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişkinin giderilmesi için kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 04/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.