23. Ceza Dairesi 2015/9373 E. , 2016/8661 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak
HÜKÜM : A- Sanık ... hakkında;
TCK.nın 155/2. maddesi uyarınca 4 yıl hapis ve 12.500 TL adli para cezasına, anılan Kanunun 53/1. maddesinde belirtilen haklardan yoksunluğa ve aynı Kanunun 58/6. maddesi gereğince cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine hükmedilmesine,
B- Sanık ... hakkında;
TCK.nın 155/2. maddesi uyarınca 4 yıl hapis ve 12.500 TL hapis cezasına ve anılan Kanunun 53/1. maddesinde belirtilen haklardan yoksunluğa hükmedilmesine,
C- Sanık ... hakkında;
TCK.nın 155/2. maddesi uyarınca 4 yıl hapis ve 12.500.- TL hapis cezasına ve anılan 53/1. maddesinde belirtilen haklardan yoksunluğa hükmedilmesine,
..."a ait ... plaka sayılı aracın müsaderesi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."nın sanık ..."a ai... plakalı nakliye aracında şoförlük yaptığı, katılanın ise pepsinin nakliye işini yaptığı, olay tarihinde katılan tarafından ... Gıdanın fabrikasından 14 palet meyve suyunun..."da bulunan ... Gıda Ltd Şti"ne teslim edilmek üzere yüklendiği, ancak sanık ..."in nakliyeye konu malları..."a teslim etmeyerek diğer sanık ..."e teslim ettiği, ayrıca suça konu aracın diğer
sanık ..."a kiralanmış gibi gösterildiği, bu şekilde sanıkların iştirak halinde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul edilen olayda;
1-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Olay tarihinde sanık ..."in katılandan teslim aldığı meyve sularını teslim amacı dışında tasarrufta bulunduğu anlaşılması karşısında sanığın eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
1-TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
2-TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulamasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi
Bozmayı gerektirmiş sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" ibaresinin eklenmesine, yine TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımdaki "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Sanıklar ... ve ..."ın birbirlerini suçlayıcı, birbiriyle örtüşmeyen beyanlarının olduğu anlaşılması karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; suça konu meyve sularının kime satıldığının tespit edilmesi, tanık Cevdet"in beyanında ismi geçen Nedim ve Batmanlı Mehmet lakaplı şahısların kimliklerinin tespit edilerek beyanına başvurulmasıve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Mehmet ve Murat"ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,10.10.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.