![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2021/1300
Karar No: 2022/2250
Karar Tarihi: 19.04.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1300 Esas 2022/2250 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/1300 E. , 2022/2250 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hüküm davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. 19.04.2022 gününde duruşmalı temyiz talebinde bulunan davalı asil ... geldi. Tebligata rağmen başka gelen olmamış, davacı vekilinin mazeret dilekçesi verdiği, mazeret dilekçesinde başka mahkemelerde duruşması olduğundan duruşmaya katılamayacağını bildirdiği ve ekinde herhangi bir belge sunmadığı görüldü. Davalı asilin mazereti kabul etmemesi duruşmanın yapılmasını talep etmesi üzerine hazır bulunan davalı asilin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ceza-i şart alacağı ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 28.03.2016 tarihli, 317.000,00 TL götürü bedelli kalıp ve demir işçiliği konulu sözleşme imzalandığını, davalının işi yarım bırakarak terk ettiğini ve ihtarname çekmek sureti ile bakiye alacağı bulunduğunu iddia ettiğini, noter marifeti ile inşaatın fiili duruma ilişkin tutanak tutulduğunu, yarım bırakılan işlerin dava dışı yüklenicilere tamamlatıldığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 5. maddesinde ‘’ işin yapılmayan kısmının bırakılması halinde sözleşme bedelinin %50’si tutarında tazminat öder’’ hükmüne göre hesaplanacak tutarın ve davalının sebebiyet verdiği zararın tahsilini, davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı, davacının iddialarının doğru olmadığını, inşaatın temelden kaynaklanan sorunlar nedeni ile kendisine geç teslim edildiğini, demiri tedarik edecek olan davacının malzemeyi zamanında getirmediğini, davacının kendisine sözleşme kapsamında olmayan işler de yaptırdığını ve bedelini ödemediğini, sözleşme kapsamında yapılan imalata karşılık gelen iş bedelinin de davacı tarafından ödenmediğini, kendisinin sözleşmeye göre imalatı tamamladığını, belirterek davanın reddini savunmuştur.
Yerel mahkemece, her iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde taraflardan birisi karşı tarafın ediminin ifa edilmemesinden dolayı zararını ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı talep edebilmesi için öncelikle kendi borcunu tam ve eksiksiz olarak yerine getirmiş olması gerektiği gerekçesi ile davanın reddine dair verilen 2017/342 Esas 2018/452 Karar sayılı 17.07.2018 tarihli ilk hükmün davacı vekilince istinafı üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1420 Esas 2018/1357 Karar sayılı 23.10.2018 tarihli kararı ile eksik inceleme ve araştırma nedeni ile yerel mahkeme kararını kaldırmış, dosya yerel mahkemeye gönderilmiştir.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararı sonrası yerel mahkemece dosya kapsamında keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davalı tarafından eksik bırakılan işlerin, davacının iş bedelini eksik ödediği bölümler içerisinde yer aldığı, davacı tarafından yapılması gereken ödemenin eksik yapılmasında haksız olmadığı gerekçesi ile cezai şart isteminin kabulüne ve ispatlanamayan zarar talebinin reddine karar verilmiştir. Yerel mahkeme kararı taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3 Hukuk Dairesi, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar vermiş, bu karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen 28.03.2016 tarihli Yalı Evleri inşaatında kalıp ve demir uygulamalarına ilişkin işçilik imalatları sözleşmesi, sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470-486 maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğindedir. Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdîdir. Yüklenici, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 471. maddesi uyarınca iş sahibinin yararını gözeterek özen görevini sadakatle yerine getirmek, yüklendiği işi sözleşme ve yasa hükümlerine, fen ve sanat kurallarına uygun olarak tamamlamak zorundadır. İş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 97. maddesinde ‘’Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir. ‘’ düzenlemesine yer verilmiştir.
Söz konusu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, yerel mahkemece hükme esas alınan rapora göre 7. kat beton dökümünden sonra hak edilen 57.000,00 TL’lik iş bedelinden 20.000,00 TL ödendiği ve davalı yüklenicinin 33.000,00TL bakiye alacağı bulunduğu ve bu alacağını ihtarname çekmek sureti ile davacıdan talep ettiği, ancak bakiye iş bedelinin ödenmediği anlaşılmıştır.
Karşılıklı edimleri içeren eser sözleşmesinde, iş sahibinin, yükleniciden edimini yerine getirmesini isteyebilmesi için, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 97. maddesi uyarınca, öncelikle kendi edimini yerine getirmiş olması gerekir. Somut olayda, davacının, sözleşmede kararlaştırılan sürede en geç sözleşme gereği teslim tarihinde ödemesi gereken iş bedelinden kararlaştırılan miktarı ödemediği bilirkişi raporundan anlaşıldığına göre yerel mahkemece, davacının koşulları oluşmayan ceza-i şarta ilişkin talebinin de reddine karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 03.03.2021 tarih ve 2021/1300 Esas, 2021/439 Karar sayılı kararın kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, Yargıtay'daki duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, temyiz harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.04.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.