Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/30082
Karar No: 2021/863
Karar Tarihi: 25.01.2021

Karşılıksız yararlanma suçu - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/30082 Esas 2021/863 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Şanlıurfa'da karşılıksız yararlanma suçundan açılan dava dosyasında, şüphelinin vergili ve cezasız gerçek zarar miktarı bildirilmeden iddianame tanzim edildiği gerekçesiyle yapılan itirazın kabul edilmesi ve iddianamenin iadesi kararının kaldırılması istenmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, TCK'nın 168/5. maddesi kapsamında normal tarifeye göre vergili ve cezasız gerçek zarar miktarının belirlenmesi gerektiğine dair Yargıtay 13. Ceza Dairesi'nin ihtiyari görev kapsamında bir açıklama yaptığını ve bu hususun dava şartı olduğunu belirtmiştir. Dosya incelendiğinde, vergili ve cezasız gerçek zarar miktarının bilirkişi tarafından hesaplanarak şüpheliye bildirildiği ve bu miktarı şikayetçi kuruma ödemesi halinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verileceği hususunda usul gereği bildirim yapıldığı anlaşılmıştır. Bu sebeple, yapılan itirazın kabul edilmesine yönelik verilen kararın bozulması talebi reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 160/2, 174 ve 223/8. maddeleri
- TCK'nın 168/5. maddesi

 

 

2. Ceza Dairesi         2020/30082 E.  ,  2021/863 K.

  •  


"İçtihat Metni"

Karşılıksız yararlanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 02/06/2020 tarihli ve 2019/42590 soruşturma, 2020/3780 esas, 2020/2503 sayılı iddianamenin iadesine dair Şanlıurfa 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/06/2020 tarihli ve 2020/375 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile iddianamenin iadesi kararının kaldırılmasına ilişkin mercii Şanlıurfa 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/06/2020 tarihli ve 2020/292 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 13/08/2020 gün ve2020/10128 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/09/2020 gün ve 2020/74722 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 12/04/2018 tarihli ve 2018/2565 esas, 2018/5584 karar sayılı ilâmında yer alan, "Karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK"nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda şikâyetçi kurumun uğradığı zararı, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarının ödenmesi halinde şüpheli hakkında kamu davası açılamaz. Maddede “ ... bahsedilen zarar, vergili ve cezasız miktardır ... Bu durumda Cumhuriyet savcısı sulh ceza hâkiminden keşif yapılıp rapor alınması için talepte bulunmalı ve alınacak rapor sonucunda sanığa ödeme bildiriminde bulunmalıdır.” Yargıtay’ımızın istikrar bulmuş içtihatları da bu yönde olup, gecikme faizi ve benzeri zararlar 168. madde kapsamında değerlendirilemez. (Y. 17. C.D.’nin 16.06.2017, 2015/18830 E. ve 2016/9113 K. sayılı kararında olduğu gibi.)...Maddeye göre, ödenmesi halinde şüpheli hakkında takipsizlik kararı verilmesi sonucunu doğuracak olan vergili zarar miktarı gerekirse keşifte yaptırılmak (yada yapılmak) suretiyle tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmamıştır. Bu sebeple iddianamenin iadesi ve bu karara yönelik itirazın reddi kararları usul ve yasaya uygundur." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığınca anılan Yargıtay ilâmında belirtilen şekilde mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor doğrultusunda normal tarifeye göre vergili ve cezasız gerçek zarar miktarı tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde haklarında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmadan iddianame tanzim edildiği gözetilmeden, iddianamenin iadesi kararına karşı yapılan itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK’nın 160/2. maddesi hükmü ile; soruşturma evresinde Cumhuriyet savcılarına şüphelinin lehine olan delilleri (de) toplama ve şüphelinin haklarını koruma yükümlülüğü getirilmiş, ayrıca aynı Kanun’un 170 ve 174. madde hükümleri ile iddianamenin iadesi kurumuna yer verilmiştir. CMK’nın 174. maddesinin 1. fıkrasının b) bendi hükmüne göre de "Suçun sübutuna etki edeceği muhakkak olan bir delil toplanmadan" hazırlanan iddianamenin iade edilmesi gerekir.
Karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK’nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda şikâyetçi kurumun uğradığı zararın, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarın ödenmesi halinde şüpheli hakkında kamu davası açılamaz. Maddede bahsedilen zarar, vergili ve cezasız miktardır, uğranılan vergili ve cezasız zarar miktarının tespiti amacıyla gerekirse keşif yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığınca CMK’nın 83 ve 162. maddelerine istinaden Sulh Ceza Hakimliğinden talepte bulunulması, dosya içeriğindeki delillere göre karşılıksız yararlanma suçunun oluştuğu kanaatine varıldığı takdirde şüphelinin TCK’nın 168/5. fıkrasında düzenlenen yasal imkândan faydalanabilmesi, bu hususun bir dava şartı olduğu ve CMK’nın 174 ve 223/8. maddeleri gereğince işlem yapılmasına da yol açabileceği değerlendirilerek şüpheliye belirlenen vergili ve cezasız zarar miktarını kamu davası açılmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde hakkında dava açılmayacağı da hatırlatılarak bu hususta usulünce bildirim yapılması ve makul bir süre tanınması, soruşturma aşamasında zararın tamamen tazmini halinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi, tamamen tazmin edilmemesi halinde dava açılması gerektiği gözetilmelidir.
Bu açıklamalar ışığında incelenen somut olayda; dosya içerisindeki 19/09/2017 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağında, “Yapılan kontrolde abonenin akım L2 ve akım L3 trafosunun kablolarını orta kısımdan keserek sayacın 3/2 değerinde eksik tüketim kaydına sebebiyet verilerek kaçak elektrik tüketiminin yapıldığının” belirtildiği, açıklama kısmına da “akım uçlarını boşa alma” notunun düşüldüğü, bu kullanım şekline göre elektrik enerjisinin sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesinden dolayı mahallinde bir keşif yapılarak bilirkişi raporu tanzimine lüzum bulunmadığı; ayrıca dosya kapsamından, TCK’nın 168/5. maddesine göre, ödenmesi halinde şüpheli ... hakkında kovuşturmaya yer olmadığına kararı verilmesi sonucunu doğuracak olan, normal tarifeye göre vergili ve cezasız gerçek zarar miktarı bilirkişiye dosya üzerinden yaptırılan hesap sonucu tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulduğu anlaşılmakla; iddianamenin iadesi kararına yönelik olarak yapılan itirazın mercince kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, (ŞANLIURFA) 4. Ağır Ceza Mahkemesinden kesin olarak verilen 17.06.2020 tarihli ve 2020/292 D.İş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 25/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi