16. Hukuk Dairesi 2016/7027 E. , 2019/1803 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu... köyü çalışma alanında bulunan 149 ada 9, 150 ada 9, 151 ada 3 parsel sayılı sırasıyla 4.234.92, 6.857.04 ve 1.106,37 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli taşınmazların tapu kaydının iptali ile taşınmazlar 3 pay kabul edilerek birer payın davacı adına tapuya tesciline, iki payın kayıt maliki üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, çekişmeli taşınmazların kök muris ...’tan intikalen geldiğini ve terekenin taksim edilmediğini belirterek, taşınmazların tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ve adına tescili istemiyle dava açmış ve mahkemece taşınmazların öncesinin tarafların ortak murisine ait olduğunun sabit olduğu ve murisin terekesinin taksim edilmediği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, davalı ... çekişmeli taşınmazların kök murislerine ait olduğunu kabul etmekle birlikte, kök murisin ölümünden sonra kök murise ait taşınmazlar birer paydan iki pay, taşınmazlar üzerinde bulunan kavak ağaçları da bir pay kabul edilerek terekenin 3 pay üzerinden taksim edildiğini, kök murise ait taşınmazların murisleri ... ile kardeşi...’a, taşınmazlar üzerinde bulunan kavak ağaçlarının da taksimen davacıya verildiğini savunmuştur. Çekişmeli taşınmazların öncesinin kök muris ...’a ait iken 1991 yılında ölümü ile mirasçılarına intikal ettiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık tarafların müşterek murisi ...’un ölümünden sonra terekesinin taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise çekişmeli taşınmazların kime isabet ettiği konusundadır. Ne var ki mahkemece bu husus yeterince açıklığa kavuşturulmamış, mahallinde yapılan keşifte beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıkların soyut nitelikteki beyanları ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Paylaşıma dayanan davalı taraf, paylaşımın varlığını, paylaşımın tarihini, paylaşıma bütün paydaşların veya yetkili temsilcilerinin katıldıklarını, paylaşımda paydaşlara verilen paylar ile bunların akıbetlerini kanıtlamakla yükümlüdür. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 15. maddesi uyarınca harici paylaşım belgelerle, bilirkişi ve tanık beyanları ile kanıtlanabilir. Hal böyle olunca, paylaşıma dayanan davalı taraftan bu hususa ilişkin delilleri sorulmalı, varsa dayanakları kayıt ve belgeler de getirtilip dosya tamamlandıktan sonra doğru sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları huzuruyla çekişmeli taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte kök muris ...’un ölüm günü itibariyle terekesine dahil taşınır ve taşınmaz mallarının neler olduğu, ...’un ölümünden sonra mirasçıları arasında yöntemince yapılmış bir taksimin olup olmadığı, taksim yapılmışsa ne zaman ve nerede yapıldığı, taksime tüm mirasçıların katılıp katılmadığı, ... mirasçısı Hıdır Karabulut adına miras payına karşılık tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, her bir mirasçının payına karşılık ne aldığı, paylarına karşılık aldıkları taşınır ve taşınmaz mallarının akıbetlerinin ne olduğu, mirasçılar arasında üçüncü kişilere satış veya devirlere konu taşınır veya taşınmaz olup olmadığı, olmuşsa hangileri yönünden ve hangi pay oranları üzerinden olduğu maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, tanık beyanları ile yerel bilirkişilerin beyanları çeliştiği takdirde yüzleştirme yapılarak çelişki giderilmeye çalışılmalı, taksime dair beyanlar dosyaya getirtilecek olan murise ait taşınmazların tutanakları ile denetlenmeli, toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.