17. Hukuk Dairesi 2020/1817 E. , 2020/6931 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 28.12.2013 günü davalıya trafik sigortalı (ZMSS)araçta yolcu olarak bulunan davacıların oğlu destek ... ’ın meydana gelen tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, davacıların ölen oğullarının desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek şimdilik her bir davacı için 100,00 TL maddi tazminatın işleyecek avans faizi ile beraber davalıdan tahsilini talep etmiş; 13.01.2015 tarihli dilekçesi ile talebini davacı ... için 42.064,66 TL"ye ve davacı ... için 37.501,04 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin sigortalının kusur oranında zarardan sorumlu olduğunu, ölenin müterafik kusurunun gözetilmesi gerektiğini, kazanın iş kazası niteliğinde olduğu için davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davanın kabulü ile davacı ... için 42.064,66 TL, davacı ... için 37.501,04 TL olmak üzere toplam 79.565,70 TL’nin 12/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 45/2. (6098 sayılı
Türk Borçlar Kanunu"nun 53/3.) maddesi gereği, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun"un 21. maddesinin 1. fıkrasında; "iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır" düzenlemesine; aynı maddenin 4. fıkrasında ise "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, davacıların desteği olan ... "ın yolcu olduğu araçla baraj inşaatına çalışmak için gittiği esnada davaya konu kazanın gerçekleştiği ve davacılar desteğinin öldüğü anlaşılmaktadır.
Davaya konu kaza nedeniyle SGK Başkanlığı tarafından davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması için yazılan yazılara, dava dışı SGK Başkanlığı tarafından verilen cevaplarda, olayın iş kazası olarak kabul edildiği; davacılardan babaya ...’a iş kazası ölüm aylığı bağlanmadığı, davacılardan anne ...’a ise yapılan ödemenin ilk peşin sermaye değerinin bildirildiği görülmektedir. Ayrıca, davalı yanca da 13.09.2018 tarihli temyize ek beyan konulu dilekçesinde, SGK Başkanlığı tarafından davacılara yapılan ödemenin iş kazasında kusur olduğu tespit edilen kişilere rücusu amacıyla, Alanya 1. İş Mahkemesinin 2017/769 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı; SGK"nın davacılara ödediği bedellerin tazminattan düşülmesi gerektiği savunulmuştur. Mahkemenin ise, hükme esas aldığı 22.12.2014 tarihli ek bilirkişi raporundaki görüş doğrultusunda, destek ... "un ölümü nedeniyle ölümü nedeniyle SGK Başkanlığı tarafından davacılara yapılan SGK ödemesi düşülmeden belirlenen miktarı hüküm altına aldığı görülmektedir.
Davalı savunmalarında geçen Alanya 1. İş Mahkemesinin 2017/769 Esas sayılı dosyasında; kazada ölen destek Aykut"ın hak sahiplerine SGK tarafından yapılan ödemenin rücuen tahsili için desteğin yolcu olarak bulunduğu aracın sürücü Bayram Özkan, maliki ... ve desteğin işini yaptığı ... İnşaat Turizm San. Ve Tic. A.Ş aleyhine 15.09.2017 tarihinde dava açıldığı ve henüz yargılamanın sonuçlanmadığı görülmektedir.
İfade olunan tüm bu hususlar karşısında; davacılar lehine ve davalı aleyhine sebepsiz zenginleşmenin önüne geçilebilmesi bakımından, dava dışı SGK Başkanlığı tarafından, davacıların desteklerinin ölümü nedeniyle davacı tarafa ödenen bedelin rücuen tahsili için Alanya 1. İş Mahkemesinin 2017/769 Esas sayılı dosyasının sonuçlanmasının beklenmesi; bu davadaki hükümler ile 5510 sayılı Kanundaki düzenlemeler de dikkate alınarak SGK"nın davacı ...’a ödediği bedelin davacı ... için hesaplanacak tazminattan düşülüp düşülmeyeceği ve düşülecekse miktarının ne olacağı konusunda, gerekirse ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.