Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2905
Karar No: 2020/8420
Karar Tarihi: 15.12.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2020/2905 Esas 2020/8420 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2020/2905 E.  ,  2020/8420 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine; bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 18.02.2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... vekili, ... vekili, ... vekili, ... vekili ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, imar düzenlemesi işleminin iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı Hazine vekili, 1352 (2037) parsel sayılı taşınmazın, 1209,85 m²"lik kısmının devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve Hazine adına ihdası gereken yerlerden olduğu halde Adana Büyükşehir Belediyesi adına ihdasen tescil edilip, adı geçen belediyece yapılan imar uygulaması sonucu kamu alanında kullanılmak üzere terkin edildiğini, anılan 1209,85 m2"lik kısım üzerine de 5531 ada 3, 4 ve 5 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu; ancak, belirtilen şuyulandırma işleminin ve öncesinde aynı bölgede ... Belediyesince yapılmış olan 37 No"lu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek 5531 ada 3, 4 ve 5 sayılı imar parsellerinin 1209,85 m2"lik binmeli alana isabet eden kısmının tapusunun iptali ve Hazine adına tesciliyle tapu kayıtlarının eski hale iadesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, ... Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar hakkında davanın kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine Dairemizin 10.10.2018 tarihli, 2016/1682 Esas 2018/6585 Karar sayılı bozma ilamı ile; “... ... Belediyesi tarafından yapılan 37 No"lu imar düzenlemesi ile sonrasında Adana Büyükşehir Belediyesi"nin yaptığı şuyulandırma işlemlerinin idari yargı yerinde iptal edildiği ve bu kararların kesinleştiği; daha sonra dava konusu yerin yeni kurulan ... Belediyesi sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır. Ancak, mahallinde yapılan uygulama neticesinde teknik bilirkişi rapor ve krokisinde dava konusu alanın yeterince araştırılmadığı, bilirkişi raporunun yetersiz olup dava konusu alanın hangi imar uygulamalarına tabi tutulduğunun ve şuyulandırmalardan önceki ve sonraki niteliklerinin belirlenmediği ve usulüne uygun olarak koordinatlı bir şekilde krokiye yansıtılmadığı, tescil bildirim beyannamesinde dava konusu 1353 sayılı parselin, 720 No"lu kadastral parselin yola terkininden ihdas edildiğinin belirtilmesine rağmen bu husus üzerinde durulup çelişkinin giderilmediği, 720 parsel sayılı taşınmazın tedavüllü tapu kaydı ile dayanak belgelerinin getirtilmediği, özellikle dava konusu yapılan 1209,85 m2"lik bölümün imar uygulamalarından önceki vasfı ile Hazine ile ilgisinin bulunup bulunmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde saptanmadığı, çekişme konusu yerin Belediyeye devri gereken yerlerden olup olmadığı hususu üzerinde de durulmadığı görülmektedir.
    Mahkemece, dava konusu alanın hangi tarihte belediye veya mücavir saha içerisinde alındığının belirlenmesi; çekişmeli yere ilişkin kadastral pafta, 1352 parsel ve 7120 sayılı kadastral parsellerin krokileri ile 1 ve 2. imar uygulamaları sonucu bu alana ilişkin imar krokileri (varsa çakıştırılmış kroki) ile tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri getirtilerek davaya konu taşınmazın şuyulandırma işlemleri öncesi ve sonrası niteliklerinin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi, 775 sayılı Yasanın mülga 3. maddesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin, başka bir ifadeyle, çekişmeli taşınmazın belediyeye devri gereken yerlerden olup olmadığının saptanması, ondan sonra toplanan ve toplanacak olan deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ... Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar hakkında davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü davalılar ... vekili, ... vekili, ... vekili, ... vekili ve ... vekili temyiz etmişlerdir.
    20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
    Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
    Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi