Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4304
Karar No: 2019/5672
Karar Tarihi: 23.09.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/4304 Esas 2019/5672 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/4304 E.  ,  2019/5672 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 03/05/2017 tarih ve 2014/168 E- 2017/268 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesince verilen 24/05/2018 tarih ve 2018/35 E- 2018/559 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 1/2 paya sahip bulunduğunu, şirketin genel kurul çağrıları ve genel kurulların TTK hükümlerine uygun yapılmadığını, müvekilinin ortaklık haklarını ve paylarını yok etme tutkusu ile sermaye artırımına yöneldiğini, genel kurul kararının iyiniyet kaidelerine aykırı olduğunu ileri sürerek davalı şirketin yapılan genel kurul toplantısının ve alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, iptali istenen genel kurulda şirket ve şirket ortaklarının hak kaybına uğrmaması için şirket müdürü olarak sermaye artışının önerildiğini, davacının genel kurula davet edilmesine rağmen genel kurula icabet etmediğini, genel kurul çağrısının usulüne uygun yapıldığını, davacının karşı oy kullanmak ve yasal yollara başvurmak istiyor ise toplantıya katılmasının gerektiğini, şirket toplantısında tartışılan ve şirket ortakları tarafından değerlendirilen bilanço ve faaliyet raporlarının gerçeğe uygun olduğunu, müvekili şirket aleyhine yürütülen davalarda şirket lehine kararlar çıktığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; genel kurulda alınan sermaye artırım kararında davacı ortağa sermaye artırımına katılma hakkı tanınmadan artırılan tüm sermayenin diğer ortak tarafından taahhüt edilmesi sonucu ortaklık yapısının davacı aleyhine değiştirildiğini, davacının dava konusu genel kurula katılmış olması halinde, söz konusu sonuç üzerinde etkili olabileceğini, toplantıda alınan kararların, yasaya, ana sözleşmeye ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı şirketin 11/02/2014 tarihinde yapılan Genel Kurul Toplantısı ve alınan kararların iptaline karar verilmiştir.
    Karar aleyhine, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesince, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesinde; davalı şirketin olağan genel kurulunun 11/02/2014 tarihinde yapıldığı, davacıya genel kurul için çıkartılan çağrı kağıdının ise 03/02/2014 tarihinde genel kurula 8 gün kala tebliğ edilmiş olmakla davalı şirketin genel kurulunun 6102 sayılı TTK"nın 617/(2) ve 446/(1)-b.maddesine göre çağrının usulüne göre yapılmadığı anlaşıldığından davacının davaya konu genel kurul kararının iptalini talep hakkı bulunduğu, davacının katılmadığı dava konusu 11/02/2014 tarihli Olağan Genel Kurulda davalı şirketin 5.000,00 TL olan sermayesinin 12.000,00 TL"ye artırılmasına ve artırılan tüm sermayenin toplantıya katılan diğer ortak tarafından taahhüt edilmesi sonucu genel kurul öncesi davacının davalı şirkette %50 hissesi bulunurken sermaye artırımı sonucu davacının hissesinin %20"ye düştüğü, bu hale göre ortaklık yapısının davacı aleyhine değiştirildiği, davacının dava konusu genel kurula katılmış olması halinde bu sonuç üzerinde etkili olabilme, başka bir deyişle alınan kararları değiştirebilme gücünün elinden alındığı (emsal Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 24/11/2016 tarih 2015/14547 esas 2016/9121 karar sayılı içtihatı) gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin karara yönelik davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz istemlerinin reddine karar verilmiştir.
    2- Dava, şirket genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. Davacı, 11.02.2014 tarihli şirket olağan genel kurul kararlarının iptalini talep etmiştir. Mahkemece, sermaye artırımının dürüstlük kuralına aykırı olduğu gerekçesiyle genel kurul kararlarının tamamının iptaline karar verilmiş, karara yönelik istinaf başvurusu istinaf mahkemesi tarafından esastan reddedilmiştir. Ancak, mahkemece iptal edilen 11.02.2014 tarihli genel kurul kararlarının 4. maddesi 2013 yılı bilanço ve gelir tablosunun onaylanmasına ilişkin, 5. maddesi şirket müdürünün ibrasına ilişkin, 6. maddesi müdüre ücret ödenmemesine ilişkin, 8. madde ise TTK"nın 626. maddesi uyarınca izin verilmesine ilişkindir. Yerel mahkemece, genel kurulun 7. maddesi haricindeki diğer maddeler yönünden tartışma ve gerekçe yazılmaksızın 4, 5, 6 ve 8. maddelerinin iptaline karar verilmesi yerinde olmadığı gibi, istinaf dairesi tarafından da yazılı şekilde istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetli değildir. Mahkemece, sermaye artırımına ilişkin 7. madde haricindeki diğer maddeler yönünden iptal şartlarının oluşup oluşmadığı konusunda ayrı ayrı değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabeli olmadığından, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi